Cudi bindirmesi, Siyahkara Karakolu, Silopi (Foto: Ýsmail BAHTÝYAR, 2008). Cover ... · 2017. 1....

68

Transcript of Cudi bindirmesi, Siyahkara Karakolu, Silopi (Foto: Ýsmail BAHTÝYAR, 2008). Cover ... · 2017. 1....

  • Kapak Resmi: Cudi bindirmesi, Siyahkara Karakolu, Silopi (Foto: Ýsmail BAHTÝYAR, 2008).Cover Photography: Cudi thrust fault, Siyahkara gendarme station, Silopi (Photo by Ýsmail

    BAHTÝYAR, 2008).

  • TPJD BÜLTENÝTAPG BULLETIN

    ISSN: 1300-0942

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði’nin yayýn organýdýr.The offical publication of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Yýlda iki kez yayýnlanýr.Published two times a year.

    Yayýn dili Türkçe/ÝngilizcedirPublication language is Turkish/English

    TPJD YÖNETÝM KURULU/TAPG EXECUTIVE COMMITTEE

    EDÝTÖR/EDITORErhan YILMAZ

    TPJD ADINA SAHÝBÝEXECUTIVE DIRECTOR

    Ýsmail BAHTÝYAR

    YAZIÞMA ADRESÝCORRESPONDENCE ADDRESS

    Ýzmir Cad. II, NO: 47/14 06440 Kýzýlay-ANKARA/TÜRKÝYETel : (90 312) 419 86 42 - (90 312) 419 86 43 Fax : (90312)285 55 60

    e-mail : [email protected]

    Cilt: 21 Sayý: 2 Yýl: 2009 Volume: 21 Number: 2 Year: 2009

    Ýsmail BAHTÝYAR Baþkan/PresidentErhan YILMAZ 2. Baþkan/Vice PresidentA. Çetin GÜRCAN Yazman/SecretaryCem KARATAÞ Sayman/TreasurerOsman ER Üye/MemberAhmet ÇAPTUÐ Üye/MemberM. Bülent ERCENGÝZ Üye/Member

  • ÝNCELEME KURULU/EDITORS

    Ahmet GÜVEN TPAOAhmet Sami DERMAN TPAOAli SARI AÜAlper KARADAVUT TPAOAsuman TÜRKMENOÐLUODTÜAtilla AYDEMÝR TPAOBaki VAROL AÜCoþkun NAMOÐLU TPAOErhan YILMAZ TPAOFuat ÞAROÐLU MTAHakký GÜCÜYENER KARKÝMHaluk ÝZTAN TPAOÝ. Ömer YILMAZ ODTÜÝbrahim ÇEMEN O.S.UÝsmet SÝNCER TPAOKadir DÝRÝK HÜKadir GÜRGEY MERTY ENERJÝM. Arif YÜKLER FRONTERAMehmet ALTUNBAY BAKER HUGHESMehmet ÖZKANLI TPAOMustafa Ali ENGÝN TPAONamýk YALÇIN ÝTÜN. Bozkurt ÇÝFTÇÝ TPAONeil HURLEY SCHLUMBERGERNuri TERZÝOÐLU TPAOPhil BASSANT CHEVRONSalih SANER K.F.U.of P. and M.Tansel TEKÝN TPAOUðraþ IÞIK TPAOVeysel IÞIK AÜVolkan Þ.EDÝGER CUMHURBAÞKANLIÐIYücel YILMAZ KHÜZühtü BATI TPAO

  • Bu sayýda sizlere ülkemiz petrol aramacýlýðý için sonderece önem arz ettiðine inandýðýmýzKaradeniz'deki petrol arama çalýþmalarý hakkýnda bir kaç hususu belirtmek istiyoruz.

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði, yarým asýrlýk deneyiminin doðal sonucu olarak Karadeniz'inhidrokarbon arama, üretim ve taþýmacýlýðý açýsýndan öneminin bilinci içerisindedir. "Enerji DaðýtýmAðýnýn Merkezi"olma sürecini yaþayan ülkemiz, bu konuda sahip olduðu stratejik ve jeopolitikkonum, tecrübe ve istikrar unsurlarýyla, her geçen gün daha da önem ve güven kazanmaktadýr.Bununla beraber her yýl bütçede milyarlarca dolar yer tutan petrol ve doðal gaz giderlerimizin kendiöz kaynaklarýmýzca karþýlanabilmesi noktasýnda Karadeniz'in petrol ve gaz potansiyelinin de belir-lenmesi büyük önem taþýmaktadýr.

    Son dönemde, özellikle ülkemizin sýnýrlarý içerisinde, Batý Karadeniz sularýnda gerçekleþtirilenkeþifler, sürecin ilk olumlu sinyalleridir. Bu sürecin hýzlanmasý ve buna baðlý olarak ülkemizin komþuülkelerle bilgi ve teknoloji alýþveriþinin artmasý, mevcut iþbirliði baðlarýnýn güçlenmesi, yeni iþbirliðiolanaklarýnýn ortaya çýkarýlmasý son derece önemlidir. Ancak, bu iþbirliðindeki asýl hedefKaradeniz'e komþu olan tüm ülkelerle birlikte Karadeniz'in petrol potansiyelini ortaya çýkarmak,bölge halký ortak çýkarlarý doðrultusunda kullanmaktýr.

    Gururla belirtmek isteriz ki, ülkemiz bu hedefe yönelik faaliyetlerde diðer ülkelere oranla bir adýmöndedir. Petrol aramacýlýðýnýn doðasýnda bulunan risk ayný oranda deniz alanlarý için de mevcuttur.Ayný risk oranýna karþýn deniz alanlarýndaki arama yatýrýmlarý ise, kara alanlarýna oranla çok dahafazladýr. Bu nedenle, arama faaliyetlerinde ülke menfaatlerini ön planda tutarak uluslararasý çokortaklý faaliyetlerle riski paylaþmak akýlcý yoldur.

    Deðerli yerbilimciler, Karadeniz barýndýrdýðý zengin kaynaklarýn yaný sýra kapalý bir deniz olmaözelliði ile de çok hassas bir ekolojik dengeye sahiptir. Bu ekolojik dengeyi bozabilecek ekonomikfaaliyetlerde maksimum güvenlik tedbirlerinin alýnmasý gelecek nesillere borcumuzdur.

    Karadeniz derin deniz alanlarýnda 2010 yýlý ilk çeyreðinde baþlayacak olan sondajlý aramafaaliyetlerinin ülkemiz için hayýrlý olmasýný dileriz.

    TÜRKÝYE PETROL JEOLOGLARI DERNEÐÝYÖNETÝM KURULU

    Ö N S Ö Z

  • ÝÇÝNDEKÝLERCONTENTS

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu'nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli3D Fissure/Fracture Model of the Batý Raman Field, Garzan FormationCeyda Çetinkaya, Özlem Korucu, Yýldýz Karakeçe ve Serhat Akýn . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .1

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik DönüþümüThe Velocity in Seismic Interpretation and Depth Conversion Atila Sefunç ve Cengiz Tolga Vur . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .13

    Palynomorh and Foraminifer Content of the Lower Miocene (Aquitanian) KavakFormation Outcropping in Burdur AreaBurdur Alanýnda Yüzlek Veren Alt Miyosen (Akitaniyen) Kavak Formasyonu'nunPalinomorf ve Foraminifer ÝçerikleriMehmet Serkan Akkiraz, Funda Akgün ve Sefer Örçen . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .31

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði Bülteni Yazým Kurallarý . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .55

    Instructions to TAPG Bulletin Authors . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .57

  • ÖZBu çalýþma, Batý Raman aðýr petrol

    sahasýnýn doðal kýlcal çatlaklý rezervuarkarakterini ortaya koyabilmek amacýylayapýlmýþtýr. Batý Raman sahasýnda rezervuarolan Garzan Formasyonu'nun 3B Kýlcal Çat-lak Modeli, karot ve log bilgileri kullanýlarakPETREL yazýlýmý ile oluþturulmuþ ve böylecedual porozite sistemine bir açýklýk getirilmeyeçalýþýlmýþtýr.

    Çatlak karakterizasyonu çalýþmalarýnýntemeli, sedimantolojik ve jeolojik çalýþmalarkapsamýnda atýlmýþtýr. Saha genelini temsiledecek þekilde seçilen 17 adet kuyunun corescanner aleti yardýmýyla karot çatlak analiz-leri (çatlak yoðunluðu ve çatlak açýklýðý)yapýlmýþtýr. Çatlak yoðunluðu ve çatlak açýk-lýðý deðerlerinin bulunduðu analitik eþitliklerkullanýlarak çatlak gözenekliliði ve çatlakgeçirgenliði deðerleri hesaplanmýþtýr.

    Ölçülen ve hesaplanan karot çatlak ana-lizi sonuçlarý, çatlak duyarlýlýðý olan loglar ileiliþkilendirilip Yapay Sinir Aðlarý (ArtificialNeural Network) ve Sequential GaussianSimulation (SGS) yöntemleri kullanýlarakbütün sahaya daðýtýlmýþtýr. Bu daðýlýmlarýnrezervuar fasiyesleri ile uygunluðu da gözönünde bulundurularak gerekli düzeltmeleryapýlmýþtýr.

    Oluþturulan 3B Kýlcal Çatlak Modeli, dahasonra, Ana Matriks Modeline aktarýlmýþtýr.

    Anahtar Kelimeler: Batý Raman, Karot Çat-lak Analizi, 3B Kýlcal Çatlak Modelleme,Yapay Sinir Aðlarý Yöntemi, SequentialGaussian Simulation (SGS)

    ABSTRACTThis study has been conducted in order to

    identify naturally fractured reservoir charac-teristics of Batý Raman heavy oil field. The 3DFissure/Fracture Model of the GarzanFormation, which is the reservoir of the BatýRaman field, has been created with PETRELsoftware by using core and log data for cor-rect characterization of dual porosity system.

    The base of fissure characterization stud-ies has been carried out under sedimentolog-ic and geologic studies. Core fissure analyses(fissure density and fissure aperture) of thechosen 17 wells, representing the whole field,have been carried out by using core scannertool. Fissure porosity and fissure permeabilityvalues have been calculated by using analyt-ical equations where fissure density and fis-sure aperture values were used.

    Measured and calculated core fissureanalysis results associated with fissure sensi-tivity logs have been distributed to the overallfield by using Artificial Neural Network andSequential Gaussian Simulation (SGS) meth-ods. These distributions are also consideredwith the suitability of the reservoir facies, nec-essary corrections have been made.

    The created 3D Fissure/Fracture Model,then, has been transferred to the Main MatrixModel.

    Keywords: Batý Raman, Core FissureAnalyses, 3D Fissure/Fracture Model,Artificial Neural Network Method, SequentialGaussian Simulation (SGS)

    TPJD Bülteni, Cilt 21, Sayý 2, Sayfa 1-11, 2009TAPG Bulletin, Volume 21, No 2, Page 1-11, 2009

    BATI RAMAN SAHASI GARZAN FORMASYONU’NUN3B KILCAL ÇATLAK MODELÝ

    3D FISSURE/FRACTURE MODEL OF THE BATI RAMAN FIELD,GARZAN FORMATION

    Ceyda ÇETÝNKAYA1, Özlem KORUCU2, Yýldýz KARAKEÇE1 ve Serhat AKIN3

    1 TPAO Üretim Daire Bþk., Söðütözü Mah. 2. Cad. No: 86, 06100, Ankara, TÜRKÝYE2 TPAO Araþtýrma Merkezi Daire Bþk., Söðütözü Mah. 2. Cad. No: 86, 06100, Ankara,

    TÜRKÝYE3 Petrol ve Doðalgaz Mühendisliði Böl., Orta Doðu Teknik Üniversitesi, Ankara, TÜRKÝYE

    1Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

  • GÝRÝÞ Dünyadaki doðal çatlaklý rezervuarlar

    giderek daha önemli hale geldiðinden, mo-delleme ve simülasyon çalýþmalarýnda yeniyaklaþýmlar geliþtirilmesi gerekmektedir. Bugereksinimi karþýlamak için de entegre birçalýþmaya ihtiyaç duyulmaktadýr.

    Bu makale, çok disiplinli bir çalýþmaekibiyle hazýrlanan Batý Raman Sahasý 3Bjeolojik modelinin ikinci aþamasý olan çatlakkarakterizasyonu çalýþmalarýndan oluþmak-tadýr.

    Amaç, sahanýn rezervuar birimi olanGarzan Formasyonu'nun dual porozite sis-temini, karot ve log verilerini kullanarak üçboyutlu olarak modellemektir.

    Dual poroziteli rezervuarlar, matriksporozite ve çatlak sistemlerinin bir aradabulunduðu rezervuarlardýr.

    Arslan ve dið. (2007) çatlaklarýn, rezervuarmatriks porozitesi ve permeabilitesini altereetme derecesine göre doðal çatlaklý re-zervuarlarý dört tipte tanýmlamýþlardýr. Bunagöre, Batý Raman Sahasý, matriksin iyi bir bi-rincil poroziteye sahip olduðu, çatlaklarýn darezervuar permeabilitesine destek verdiði vepetrolün hem matrikste hem de çatlaklardakapanlandýðý üçüncü tip rezervuarlardandýr.

    Batý Raman Sahasý 3B entegre jeolojikmodel çalýþmasý, yukarýda bahsedilen re-zervuar karakteri göz önüne alýnarakyapýlmýþtýr (Türkmen ve Çetinkaya, 2008).

    KILCAL ÇATLAK MODELÝ ÝÇÝN VERÝHAZIRLIÐI

    Kýlcal boyuttaki çatlaklarý modellemedekitemel sorun imaj loglarýndan veri elde edile-memesi, kýlcal çatlaklara doðrudan ve niceltanýmlamalar yapýlamamasýdýr. Eldeki tek kul-lanýlabilir veri, karot tanýmlamalarýndan gelenveridir.

    Karot Çatlak Analizi VerilerininHesaplanmasý ve Petrel'e Aktarýlmasý

    Batý Raman Sahasý'nda 86, 112, 172, 174,176, 179, 185, 189, 190, 210, 313, 284, 331,332, 333, 335 ve 341 numaralý kuyulardakarot çatlak analizi yapýlmýþtýr (Þekil 1).

    Her bir kuyudan alýnan karot örneklerinin,Araþtýrma Merkezi'nde karot tarayýcýyardýmýyla, çatlak yoðunluklarý sayýlmýþ, çat-lak açýklýklarý ölçülmüþ ve bu iki veriden yola

    çýkýlarak çatlak gözeneklilikleri ve çatlakgeçirgenlikleri teorik olarak hesaplanmýþtýr(TPAO, 2007 a, b; Van Golf-Racht, 1982).

    Çatlak yoðunluðu (fissure intensity), pf,belli derinlik aralýðýndaki çatlak sayýsýdýr.Karot taramasý, karotun bir yüzündenyapýldýðý durumlarda çatlak sayýsý 2 ileçarpýlmýþtýr.

    Çatlak açýklýðý (fissure aperture), af,sayýlan çatlaklar üzerinde farklý noktalardanyapýlan çatlak açýklýðý ölçümlerinin belirli birderinlik aralýðýndaki ortalama deðeridir.

    Çatlak gözenekliliði (fissure porosity), φφf,çatlak yoðunluðu ve çatlak açýklýðý veri-lerinden aþaðýdaki formül yardýmýyla he-saplanmýþtýr:

    Çatlak geçirgenliði (fissure permeability),Kf, çatlak açýklýðý ve çatlak gözenekliliði veri-lerinden aþaðýdaki formül yardýmýyla he-saplanmýþtýr:

    Kf= 0.000833*(af * 1000)2 *φf / 100 (2)Verilerin Petrel'e yüklenmesi aþamasýnda

    analitik eþitliklerden elde edilen veriler, logverisi gibi düþünülerek programa yüklen-miþtir.

    Veri Giriþi ve KontrolüBatý Raman kýlcal çatlak modeline baþlan-

    madan önce log verilerinin kalite kontrolüyapýlmýþ, doðru olmayan okuma deðerlerininhesaplamalarý etkilemesi önlenmiþtir.

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists2

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu’nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli

    Þekil 1. Saha sýnýrlarý içerisinde karot çatlakanalizi yapýlan 17 kuyunun lokasyonu.

    afφf (2/pf * 1000+af)= * 100 (1)

  • Karot analizinden gelen ve log verisi gibiyüklenen çatlak yoðunluðu, çatlak açýklýðý,çatlak gözenekliliði ve çatlak geçirgenliðideðerlerinin 0.1 m. örnekleme aralýðý ile inter-polasyonu yapýlmýþtýr. Böylece, gerçekokuma deðerleri ve derinlik aralýklarýkorunarak, okuma deðerlerinin bulunmadýðýderinlikler için interpolasyon ile deðer atan-mýþtýr.

    Log Seti Seçimi17 adet kuyuda bulunan karot çatlak ana-

    lizi verilerini daha fazla kuyuya yayabilmekamacýyla, çatlak yoðunluðu, çatlak açýklýðý,çatlak gözenekliliði ve çatlak geçirgenliði bil-gileri ile loglar arasýnda bir iliþki bulmak ve builiþkiyi kullanarak karot analizi olmayan fakatlogu olan kuyularý kullanarak çatlak bilgisinisahanýn her köþesine taþýyabilmek için çatlakduyarlýlýðý olan kaliper (CALI), sonik (DT),densite (RHOB), nötron (NPHI) loglarýndanbir set oluþturulmuþtur.

    Ancak sahada log verisi bulunan 321 adetkuyudan sadece 57 tanesinde CALI-DT-RHOB-NPHI loglarý birlikte bulunmaktadýr(Þekil 2).

    Hem karot çatlak analizi yapýlan ve hemde seçilen log setini içeren kuyu sayýsýnýn ise6 adet olduðunun görülmesi üzerine (Þekil 3),karot çatlak analizi yapýlan 17 adet kuyudangeriye kalan 11 kuyu için eksik olan NPHI veRHOB loglarý türetilmeye karar verilmiþtir.

    NPHI Logu TüretilmesiTablo 1'den de görüleceði üzere NPHI

    logu türetmek için, yüksek korelasyon kat-sayýlarýndan dolayý kaliper ve sonik loglarýkullanýlarak, Yapay Sinir Aðlarý (Artificial

    Neural Network) yöntemi uygulanmýþtýr.

    Sahanýn genelinde yapýlan uygulama içinCALI-DT-NPHI loglarýný ortak içeren 57 adetkuyu seçilmiþ, girdi olarak CALI-DT loglarý veçýktý olarak NPHI logu alýnmýþ ve bir öðretielde edilmiþtir.

    Daha sonra, CALI-DT loglarýný içeren 228adet kuyu seçilmiþ, Neural Net'ten elde edilenöðreti de kullanýlarak bu 228 adet kuyununher biri için NPHI logu türetilmiþtir.

    Bu yöntemle, orjinal NPHI log verisi bulu-nan kuyulara da öðreti yapýlmýþtýr. Ýlerideyapýlcak iþlemlerde NPHI logu kullanýlýrken,kuyulardan alýnan gerçek deðerlerden uzak-laþmamak için, hem orjinal NPHI logu hem deöðretilen NPHI logu bulunan kuyularda orjinallogun kullanýmýna gidilmiþtir. Sonuç olarakelimizde olan 78 tane NPHI kuyu logu, 228adede çýkarýlmýþtýr.

    Öðretilen loglarýn orjinalleri ile uyumlarýnaÞekil 4'te örnek gösterilmiþtir.

    RHOB Logu TüretilmesiRHOB logu türetilmesinde NPHI logu için

    uygulanan yöntem, düþük korelasyon kat-sayýlarý nedeni ile uygulanamamýþtýr (Tablo2). Bunun yerine Gardner's Yaklaþýmý ileRHOB logu türetme yoluna gidilmiþtir (Ayonand Stewart, 1997; Gardner ve dið., 1974).

    3Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Çetinkaya ve dið.

    Þekil 3. CALI-DT-NPHI-RHOB log setiniiçeren ve karot çatlak analizi bulu-nan kuyular.

    Tablo 1. Kaliper-Sonik-Nötron loglarý içinkorelasyon katsayýlarý.

    DT CALI NPHI

    DT 1.0000 0.5219 0.8751

    CALI 0.5219 1.0000 0.5335

    Þekil 2. CALI-DT-NPHI-RHOB loglarýný içeren57 adet kuyunun sahadaki daðýlýmý.

  • RHOB logu olmayan her bir kuyu içinGardner's yaklaþýmý ile pseudo-RHOB loglarýoluþturulmuþ ve asýllarý ile karþýlaþtýrýlmýþtýr.Ancak, karþýlaþtýrýlan loglar birbiri ile uyumsaðlamadýðý için, seçilen log setine RHOB

    logunun dahil edilmemesine karar verilerekCALI-DT-NPHI loglarý ile iþleme devamedilmiþtir.

    Garzan Formasyonu Fasiyes Ayýrtlamasý1994 yýlýnda Beicip-Franlab tarafýndan

    yapýlan çalýþmada Garzan Formasyonu 8 ayrýfasiyes olarak tanýmlanmýþtýr. Daha sonra,2006-2007 yýllarýnda TPAO Batý RamanSahasý, Petrol Üretimini Artýrma Projesi kap-samýnda fasiyes ayýrtlama çalýþmasý yenidenyapýlmýþtýr (TPAO, 2006; TPAO, 2007a).Korucu ve Alper (2007), DT, NPHI ve LLDloglarýný kullanarak yaptýklarý cluster analiz-leriyle de Garzan Formasyonu'nun, Beicip-

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists4

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu’nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli

    Þekil 4. Neural Network yöntemiyle öðretilen NPHI loglarý (kýrmýzý) ile orjinalleri (siyah) arasýn-daki uyuma örnekler.

    Tablo 2. Kaliper-Sonik-Densite loglarý içinkorelasyon katsayýlarý.

    CALI DT RHOB

    CALI 1.0000 0.5138 0.0122

    DT 0.5138 1.0000 0.0364

  • Franlab çalýþmasý ile benzer sonuçlar verdiði-ni belirtmiþlerdir. Tüm bu çalýþmalar sonucun-da, Garzan Formasyonu üstten alta doðrusýrasýyla H1/F, K1/L1, T, L2/G2, U, G3a, G3ve E fasiyesi olarak ayýrtlanmýþtýr.

    KILCAL ÇATLAK MODELÝNÝN OLUÞTU-RULMASI3B Grid Oluþturulmasý

    Saha geneline daðýtýlacak çatlak özellik-lerinin ana modele uygun olmasý için, anamodelin benzeri olacak þekilde 3B grid oluþ-turulmuþtur.

    Karot analizi yapýlan kuyular, sahayý temsiledecek þekilde seçildiði için; diðer bir deyiþle,kuyu seçiminde fasiyes daðýlýmý göz önünealýnmadýðý için Garzan Formasyonu tek birzon olarak çalýþýlmýþtýr. Bu zonu oluþturmakamacýyla H1/F fasiyesinin üst yüzeyi (GarzanFormasyonu üstü) ile E fasiyesinin (GarzanFormasyonu tabaný) alt yüzeyi iþleme kon-muþtur.

    Sonuç olarak X, Y ve Z yönlerinde192x71x191 adet 3B grid oluþturulmuþ ve herbiri 100x100x1 olan 2.603.712 adet grid blokile çalýþýlmýþtýr.

    Çatlak Ölçümlerinin Loga DönüþtürülmesiKarot çatlak analizi verilerini, loga

    dönüþtürmek amacýyla yine Neural Networkyönteminden yararlanýlmýþtýr.

    Bunun için girdi olarak karot çatlak analiziyapýlan 17 kuyu, CALI-DT-NPHI log seti veçýktý olarak birer birer karot çatlak analizi ve-rileri seçilerek öðreti yapýlmýþtýr. Bu öðretisonucunda karot çatlak analizi yapýlan 17kuyuda çatlak yoðunluðu, çatlak açýklýðý, çat-lak gözenekliliði ve çatlak geçirgenliði derin-liðe karþý devamlý data yani bir log olarak eldeedilmiþtir (Þekil 5).

    Çatlak Bilgisinin Neural NetworkYöntemiyle Tüm Sahaya Yayýlmasý

    Çatlak Bilgisinin Loglar YardýmýylaDiðer Kuyulara Öðretilmesi

    Neural Network iþlemi sonucunda eldeedilen 17 kuyunun çatlak yoðunluðu, çatlakaçýklýðý, çatlak gözenekliliði ve çatlak geçir-genliði loglarý birer girdi (estimation model)olarak kullanýlmýþtýr. Böylece, CALI-DT-NPHIlog seti bulunan 228 adet kuyuya çatlakyoðunluðu, çatlak açýklýðý, çatlak gözenekliliðive çatlak geçirgenliði loglarý öðretilmiþtir.

    5Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Çetinkaya ve dið.

    Þekil 5. Karot çatlak analizi verilerinin loga dönüþtürülmesi.

  • Öðretilen çatlak loglarýnýn, kuyu davranýþýolarak ve bazý fasiyesler bazýnda gerçekleriiyi yansýtmadýðý görülmüþtür. Bunun üzerine,bu yöntemin kullanýlmasýndan vazgeçilerekvarolan orjinal çatlak bilgisi (logu) ile çalýþýl-maya karar verilmiþtir.

    Karot Çatlak Bilgisinin (17 kuyu) SahayaYayýlmasý

    Bu aþamada, karot çatlak analizi yapýlan17 kuyu ile çalýþýlmýþtýr. Upscale edilerekmodele aktarýlan çatlak yoðunluðu, çatlakaçýklýðý, çatlak gözenekliliði ve çatlak geçir-genliði loglarýnýn sýrasýyla variogram model-leri oluþturulmuþtur (Þekil 6-8).

    Oluþturulan variogram modelleri baz alý-narak, çatlak bilgisi Sequential GaussianSimulation yöntemi ile sahaya daðýtýlmýþtýr.Her bir çatlak logu için 20'þer adet realizas-yon yapýlmýþ, bu realizasyonlardan his-togramý en doðru ve sahayý en iyi karakterizeeden daðýlýmlar seçilmiþtir (Þekil 9 ve10).

    Fissure Index MapÇatlak karakterizasyonu çalýþmalarýna

    kuyularda gözlenen üretim bilgileriyle katkýkoymak amacýyla, kuyularýn üretim düþüþhýzý, GOR artýþ hýzý, kuyudan ilk gaz geliþ ilemaksimum gaz geliþi arasýnda geçen zamanve kuyunun maksimum debi deðeri para-

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists6

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu’nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli

    Þekil 6. Çatlak yoðunluðunun major yöndeki variogram modeli.

    Þekil 7. Çatlak yoðunluðunun minor yöndeki variogram modeli.

  • metrelerinin kullanýlarak, saha geneli için,istatistiksel bir daðýlýmla oluþturulan çatlak-lanma haritasýdýr (Þekil 11) (Babadaðlý vedið., 2008).

    Çatlak Modelinin Ana Modele AktarýlmasýÇatlak modeli oluþturulurken, kullanýlan

    jeolojik 3B gridde tek zon kullanýmý olduðuiçin, ana model ile çatlak modeli arasýnda Xve Y yönlerinde uyum olsa da, Z yönünde gridblok sayýsýndaki deðiþiklik sebebiyle uyumyakalanamamýþtýr. Bu nedenle, çatlak modelioluþturmak için uygulanan yöntemler anamodel üzerinde tekrarlanmýþtýr.

    Karot çatlak analizi yapýlan 17 adet kuyu-dan herhangi biri T-U-E zonlarýný kesmediðin-den, bu zonlar için programýn herhangi birtahmin yapmasýna veya deðer atamasýna izinverilmemiþ; böylece çatlak daðýlýmý güvenilir-liðinin en yüksek seviyede olmasý saðlan-mýþtýr.

    Kýlcal çatlak modeli, ana modeleaktarýlýrken de, tüm zonlar tek bir zon gibi

    düþünülerek SGS iþlemi yürütülmüþtür.Veri analizi kýsmýnda filtrelenerek dýþarýda

    býrakýlan T ve U fasiyeslerinin çatlak yoðun-luðu, çatlak gözenekliliði ve çatlak geçirgen-liði modelleri için H1/F fasiyesinin modelleribaz alýnmýþtýr. Buna göre; T fasiyesinin çatlakmodeli için H1/F fasiyesinin çatlak model-lerinin her birinde ortalama deðer 1/10 ileçarpýlmýþtýr. T fasiyesinden daha kesifolduðundan U fasiyesi için bu deðer 1/20'dir.

    Batý Raman sahasýnda çatlak yoðunluðu-nun yüksek olduðu yerlerde çatlak gözenekli-liðinin ve buna baðlý olarak da geçirgenliðininyüksek olduðu, çatlak geçirgenliðinin yüksekolduðu yerlerde de çatlak açýklýðýnýn yüksekolduðu düþüncesiyle hareket edilmiþtir. Tablo3'te de bu parametrelerin birbirleriyle olankorelasyon katsayýlarý görülmektedir. Böylebir baðýntýdan ve yüksek korelasyon kat-sayýlarýndan yola çýkýlarak SGS ile birlikte"collocated co-kriging" yöntemi de kul-lanýlmýþtýr.

    7Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Çetinkaya ve dið.

    Þekil 8. Çatlak yoðunluðunun dikey yöndeki variogram modeli.

    Þekil 9. Çatlak gözenekliliði daðýlýmýný gösteren model.

  • Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists8

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu’nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli

    Þekil 10. Orjinal çatlak gözenekliliði deðerleri ile SGS yöntemiyle daðýtýlan çatlak gözenekliliðideðerlerinin çakýþtýrýlmýþ histogramý.

    Þekil 11. (a) Fissure index haritasýnýn (b) çatlak yoðunluðu daðýlýmý ile karþýlaþtýrýlmasý.

    (a)

    (b)

  • Sonuç olarak, çatlak gözenekliliðidaðýtýlýrken çatlak yoðunluðu; çatlak geçir-genliði daðýtýlýrken çatlak gözenekliliði; çatlakaçýklýðý daðýtýlýrken de çatlak geçirgenliði ikin-cil baðýl parametre olarak alýnmýþtýr. Böyleceyapýlan daðýlýmlarda çatlak parametrelerininbirbirleriyle uyumlu olmalarý da saðlanmýþtýr.

    Þekil 12. 13, 14, 15 ve 16'da çatlak yoðun-luðu daðýlýmlarý fasiyes bazýnda görülmekte-dir. Buna göre, L2/G2 fasiyesi, çatlaklan-manýn en fazla görüldüðü fasiyestir.

    9Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Çetinkaya ve dið.

    Tablo 3. Batý Raman sahasýnda karot çatlak analizi parametrelerinin birbirleriyle olan kore-lasyonlarý.

    Çatlak Yoðunluðu Çatlak AçýklýðýÇatlak

    GözenekliliðiÇatlak Geçirgenliði

    Çatlak Yoðunluðu 1.0000 0.0555 0.9738 0.7795

    Çatlak Açýklýðý 0.0555 1.0000 0.2104 0.5159

    Çatlak Gözenekliliði 0.9738 0.2104 1.0000 0.887

    Çatlak Geçirgenliði 0.7795 0.5159 0.887 1.0000

    Þekil 12. H1/F fasiyesi çatlak yoðunluðu daðýlým modeli.

    Þekil 13. K1/L1 fasiyesi çatlak yoðunluðu daðýlým modeli.

  • Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists10

    Batý Raman Sahasý Garzan Formasyonu’nun 3B Kýlcal Çatlak Modeli

    Þekil 14. L2/G2 fasiyesi çatlak yoðunluðu daðýlým modeli.

    Þekil 15. G3a fasiyesi çatlak yoðunluðu daðýlým modeli.

    Þekil 16. G3 fasiyesi çatlak yoðunluðu daðýlým modeli.

  • SONUÇLAR1. Çatlak Modeli oluþturulmaya baþlan-

    madan önce, karot çatlak analizi sonuçlarýn-dan elde edilen çatlak yoðunluðu ve çatlakaçýklýðý deðerlerinden çatlak gözenekliliði veçatlak geçirgenliði deðerleri elde edilmiþtir.

    2. 17 kuyudan elde edilen karot çatlakanalizi parametrelerini, "Yapay Sinir Aðlarý-Neural Network" yöntemi ile tüm sahaya yay-mak için, çatlak duyarlýlýðý olan CALI-DT-NPHI loglarýndan oluþan bir log seti oluþturul-muþtur. Ancak NPHI logunun yetersiz sayýdaolmasýndan dolayý, öncelikle, CALI-DTloglarýndan Neural Network yöntemi ile eksikolan kuyularda NPHI logu türetilmiþtir. Ancakbu yöntemle yapýlan çatlak daðýlýmýnýn bazýfasiyeslerde ve kuyu davranýþlarýnda gerçek-leri iyi yansýtmadýðý görülmüþtür.

    3. 17 adet kuyuda karotlardan elde edilençatlak bilgisi ile çalýþýlmaya karar verilmiþ veupscale edilip modele aktarýlan çatlakloglarýnýn, majör, minör ve dikey yönlerde va-riogram modelleri bulunmuþ, SGS yöntemi ilesahaya daðýtýlmýþlardýr.

    4. Çatlak modeli oluþturulurken, kullanýlanjeolojik 3B gridde tek zon kullanýmý olduðuiçin, ana model ile çatlak modeli arasýnda Xve Y yönlerinde uyum olsa da, Z yönünde gridblok sayýsýndaki deðiþiklik sebebiyle uyumyakalanamamýþtýr. Bu nedenle, çatlak modelioluþturmak için uygulanan yöntemler anamodel üzerinde tekrarlanmýþtýr.

    KATKI BELÝRTMEYazarlar, bu bildirinin yayýnlanmasýna izin

    veren Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklýðý'na(TPAO) teþekkürlerini sunarlar.

    REFERANSLARArslan Ý., Akýn S., Karakeçe Y. ve Korucu Ö.,

    2007, Is Batý Raman Oil Field a TriplePorosity System?: SPE 111146, presen-ted at the 2007 SPE/AGE ReservoirCharacterization and SimulationConference, Abu Dhabi, U.A.E.

    Ayon, K. D. and Stewart R. R., 1997,Predicting Density Using Vs AndGardner's Relationship: CREWESResearch Report, Volume 9.

    Babadaðlý T., Þahin S., Kalfa U., ÇelebioðluD., Karabakal U. ve Topgüder N. N.,2008, Development of Heavy Oil

    Fractured Carbonate Batý Raman Field:Evaluation of Steam Injection Potentialand Improving Ongoing CO2 Injection:SPE 115400, presented at the 2008 SPEAnnual Technical Conference andExhibition, Denver, Colorado, USA.

    Beicip-Franlab, 1994, Batý Raman Field EORProject, Phase II, Geological Model:TPAO, Üretim Daire Bþk., Rapor No:153-1475.

    Gardner, G. H. F., Gardner, L .W. andGregory, A.R., 1974, Formation Velocity-The Diagnostic Basic For StratigraphicTraps: Geophysics, Vol. 39, No: 6, pp.770-780.

    Korucu, Ö. ve Alper, M. Z., 2007, ÜretimSahalarýnda Cluster Analizi Töntemi ileRezervuar Birimlerin Tesbit Edilmesi: B.Raman, Silivanka Sinan ve RamanSahalarý Uygulamalarý: 16. UluslararasýPetrol ve Doðalgaz Kongresi (IPET-GAS'07), Ankara, Türkiye.

    TPAO, 2006, Batý Raman Sahasý, Petrol Üre-timini Artýrma Projesi, Ýlerleme Raporu-2:TP-URT-BR-06/007.

    TPAO, 2007a, Batý Raman Sahasý, PetrolÜretimini Artýrma Projesi, ÝlerlemeRaporu-3: TP-URT-BR-07/001.

    TPAO, 2007b, Batý Raman Sahasý, PetrolÜretimini Artýrma Projesi, ÝlerlemeRaporu-4: TP-URT-BR-07/002.

    Türkmen, T. ve Çetinkaya, C., 2008, BatýRaman Sahasý 3D Rezervuar ve ÇatlakModelleme Çalýþmasý: TPAO, ÜretimDaire Bþk., Rapor No: 237-2274

    Van Golf-Racht, T., 1982, Fundamentals ofFractured Reservoir Engineering:Elsevier Science Ltd.

    Çetinkaya ve dið.

    11Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

  • Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists12

  • ÖZETSon yýllarda, geliþen veri iþlem metotlarý

    sismik hýzlarýn daha hassas tanýmlanabilmesive sismik yorumcunun yapýsal ve stratigrafikkorelasyon iþleminde desteðinin alýnmasýnaolanak vermektedir. Hidrokarbon ara-macýlýðýnda kullanýlan farklý disiplinlerinbaþýnda, jeofizik yöntemlerden en yaygýnolarak kullanýlanýlan sismik yansýma yön-temidir. Çünkü bu metot kuyu bilgilerinin tem-sil edemeyeceði yeraltý birimleri hakkýnda 3boyutlu bilgi sahibi olunmasýna olanak saðlar.Ancak, bu yöntem zaman boyutunda çalýþ-makta ve elde edilen bilgilerin jeolojik açýdananlam kazanmasý için derinlik boyutunadönüþtürülmesi gerekmektedir. Sismik yansý-ma yönteminden elde edilen zaman boyutun-daki bilgiler, yeraltý hýz bilgisi desteði ile bir-leþtirilerek derinlik dönüþümü gerceklestirilirve böylece jeolojik birimler olarak ifade ede-bilme olanaðý elde edilir. Ancak, bunun içindoðru hesaplanmýþ hýz bilgisine ihtiyaç vardýr.Bu sebeple yeraltýndaki formasyonlarýn hýzbilgisinin bir þekilde tanýmlanmasý gerekir.Sismikte kullanýlan birden fazla hýz bilgisivardýr. Bu hýzlardan hangisinin derinlikdönüþümünde kullanmasý gerektiðinin belir-lenmesi gerekmektedir. Hýz bilgisi devreyegirdiði zaman bu problem daha da karmaþýkbir hal alýr. Günümüzde hýz bilgisi üç farklýyolla elde edilir. Bunlar, Sismik verinin veriiþlem aþamasýnda elde edilen yýðma hýzlarý(RMS hýzlarý), Petrol, gaz amaçlý açýlan kuyu-lardan elde edilen VSP (vertical seismic pro-filing) ve sonik (DT) hýzlarý ile sismik mo-delleme yöntemleriyle elde edilen hýzlardýr.

    Bu çalýþma petrol sektöründe edindiðimiztecrübelerin bir derlemesi niteligindedir.

    ABSTRACTThe recent developing data process met-

    hods allow to determe the seismic velocitymore accurately and the seismic interpreter'sparticipation for both structural and strati-graphic interpretation. Seismic reflection isthe one of the most common geophysicalmethods used in hydrocarbon explorationactivities. This distinguished method allowsreceiving more information about the groundunits in three dimensions than the static welldata. However, this method works in timedomain and needs to be converted to depthdomain to interpret geological features. Thedata received from seismic reflection methodin time domain is merged with the correctvelocity information to make depth conver-sion. That is why; the proper velocity informa-tion is needed to be able to succeed this con-version. The formation velocity informationmust be correctly determined to for depthconversion. The depth conversion becomesmore complicated when the velocity issuetakes place. In seismic, there are many waysto obtain velocity information. It is important todecide which one of these ways is suppose touse for proper depth conversion. Nowadays,the velocity data was obtained in three waysduring seismic modeling. First, the velocitystack data (RMS velocity) which is generatedwhile seismic process. Second, the verticalseismic profile (VSP) data from oil and gaswells. The last one is sonic data (DT) which

    TPJD Bülteni, Cilt 21, Sayý 2, Sayfa 13-29, 2009TAPG Bulletin, Volume 21, No 2, Page 13-29, 2009

    SÝSMÝK YORUMDA HIZLAR VE DERÝNLÝK DÖNÜÞÜMÜ

    THE VELOCITY IN SEISMIC INTERPRETATION AND DEPTH CONVERSION

    Atila SEFUNÇ ve Cengiz Tolga VUR

    ZUEITINA OIL COMPANY, Tripoli, LIBYA

    13Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

  • obtained while logging.This work is a general review of our expe-

    rience in oil exploration sector.

    GÝRÝÞÝki ve üç boyutlu sismik yansýma yöntem-

    lerinden elde edilen zaman boyutundaki bilgi-lerin derinlik boyutundaki jeolojik birimlerolarak ifade edilebilmesi için doðru hesaplan-mýþ hýz bilgisine ihtiyaç vardýr. Yanlýþ he-saplanmýþ hýz bilgisi, zaman boyutundanderinliðe hatalý dönüþümlere, dolayýsýylahatalý formasyon tanýmlarýna ve prospektseçimlerine yol açacaktýr. Günümüzde hýz bil-gisi iki farklý yolla elde edilir.

    - Yýðma hýzý bilgisi: Yansýmalý sismik yön-teminden en pratik olarak elde edilen eldeedilen hýz bilgisidir. Yeterli kuyu hýz bilgisininolmadýðý sahalarda derinlik dönüþümündeyaygýn olarak kullanýlýr.

    - VSP, Check-shot ve Sonik log yöntemi:Zaman boyutundan derinliðe geçiþ için gerek-li olan hýz bilgisi, ilk olarak Sonik log yönte-minden faydalanarak elde edilmistir. Ancakbu yöntem yansýma sismik yöntemi ile farklýfrekanslarda çalýþmakta ve hýz farklýlýðý yarat-maktadir. Sonik yöntem formasyon içineokuma derinliði bir kaç cm ile sýnýrlýdýr. Ayrýcamuhafaza borusu etkisi, formasyon ara

    hýzlarýnýn hesaplanmasýnda karþýlaþýlan diðerbir olumsuz etkendir.

    VSP ve Check-shot petrol endüstrisindekullanýlan en güvenilir yöntemdir. Çünkü buyöntemde sismik yansýma yöntemine dahayakýn bir frekansta çalýþýldýðý için, frekanskaynaklý hýz farklýlýðýndan kurtulmuþ olunur(Goetz at al., 1979). Ayrýca, elde edilen hýzbilgisi kuyu duvarýndaki geniþleme ve çök-melere duyarlý olmadýðý için hassas veritoplama tekniði gerektirmez.

    SÝSMÝK HIZ KAVRAMI Yüzeyde kullanýlan bir enerji kaynaðýnýn

    ürettiði ses dalgalarý yeraltýndaki yansýtýcýyüzeylerden yansýyýp yine yüzeyde belli birdüzene göre yerleþtirilmiþ alýcýlara gelir vekaydedilir. Bu kayýtlar çeþitli veri-iþlemteknikleri kullanýlarak yorumcularýn çalýþmayapabilecekleri hale getirilirler. Elde edilensismik kesitte yatay eksen mesafe, düþeyeksen sismik gidiþ-geliþ zamanýdýr. Bir baþkaanlatýmla sismik gidiþ geliþ zamanýný, yüzey-den aþaðýya gidip belli bir yansýtýcý yüzeydenyansýyýp gelen ses dalgalarýn seyahatzamaný olarak tanýmlayabiliriz (Þekil 1).Dolayýsýyla yeraltýndaki belli bir yansýtýcýyüzeyi, sismik kesitleri kullanýlarak sismikgidiþ-geliþ zamanýn fonksiyonu olarak verebi-

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists14

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Þekil 1. Sismik Yansýma Metodu’nun uygulanmasý.Figure 1. An application of Seismic Reflection Metod.

  • liriz. Fakat zamanda yapýlan bu tanýmlamanýngerçek boyut olan derinliðe, þu veya bu þe-kilde mümkün olduðunca doðru bir þekildedönüþtürülmesi gerekir. Bunun için yeraltýn-daki formasyonlarýn hýz bilgisine ihtiyaçvardýr. Hýz bilgisinden bahsedilince problemdaha da karmaþýk bir hal almaktadýr. Çünküsismikte birden fazla hýz vardýr. Bu hýzlardanhangisini derinlik dönüþümünde kullanýlmasýgerektiðine karar verilmelidir. Bu sebeple sis-mikte mevcut hýzlar tanýtýlacaktýr.

    SÝSMÝK HIZLARUygulamalý sismik çalýþmalar da hýz

    konusu çok önemlidir. Bu bölümde kýsaca sis-mik verilerden jeolojik yapýnýn belirlenebilme-si için kullanýlan deðiþik hýzlar anlatýlacaktýr.Bunun için kuyularda yapýlan doðrudanölçmeler ve sismik zaman-uzaklýk veri-lerinden yeterli sonuçlar veren yöntemlergeliþmiþtir. Yüksek katlamalý veri toplamauygulamalarýn 6-8 km'ye varan açýlýmlarlakayýt alýndýðýndan daha doðru hýz hesapla-malarý yapýlabilmektedir.

    Yeraltý jeolojik yapýlarýnýn sismik kesitlerdetanýmý iki þekilde yapýlmaktadir. Birinci olarakgidiþ-geliþ zaman haritalarý ile yapýlýr. Geçmiþyýllarda, kuyular zaman haritalarýndan öne-rilirdi. Ancak, son yýllarda veri iþlemde geliþenhýz modellemeleri sayesinde gerçek hýzlarayakýn hýzlar elde edilmektedir. Bu sebeplezaman kesitlerinden derinlik kesitlerinedönüþüm yaygýn olarak kullanýlmaya baþlan-

    mýþtýr. Yeraltý hýz bilgisi iki þekilde eldeedilebilir. Bunlardan birincisi kuyulardagerçekleþtirilen VSP, check-shot ve sonik hýzbilgilerinden faydalanýlýr. Diðeri ise veri iþlemaþamasýnda elde edilen yýðma ve migrasyonhýzlarýdýr. Þimdi sismikte kullandýðýmýz hýzlarýdetaylandýralým.

    Ortalama Hýz (AverageVelocity-Vort)Sismik dalgalar yüzeyden "Z" derinliðinde-

    ki tabakaya kadar "t" zamanýnda ulaþýrlar. “Z”derinliðinin "t" zamanýna bölünmesiyle bulu-nan deðere Ortalama Hýz denir (Þekil 2).Sismik kesitlerde ise gidiþ-geliþ "t" zamanýnýnyarýsýdýr. Ortalama hýz açýlan kuyu sonrasýkuyudan elde edilen sonik, VSP ve Check-Shot hýz bilgilerinden veya veri iþlemde eldeedilen yýðma (VRMS) hýzlarýndan (VRMS = VOrt)hesaplanabilmektedir. En doðru ve gerçek hýzbilgisini VSP-Checkshot verisinden eldeedilebilir. Ancak, bu tür hýz bilgilerininolmadýðý yerlerde ise sismik kesitlerdeki VRMShýzlarý Vort gibi kullanilabilmektedir.

    (1)

    (1) no'lu formül tek tabaka olduðu durum-larda geçerlidir.

    Eðer "z” derinliðindeki tabakadan önce z1,z2, .......zn derinliðine sahip bu tabakalarýn biryöndeki zamanlarý t1, t2, .......tn ise ortalamahýz;

    15Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Sefunç ve Vur

    Vort =Z

    t

    Þekil 2. Tabakalý ortamlarda ortalama hýz.Figure 2. Average velocity in sedimanter environment.

  • (2)

    Bütün hýz hesaplamalarýndaki zamanlarve derinlikler bir indirgeme düzlemi olan sis-mik datumdan itibaren alýnan düzeltilmiþdeðerlerdir.

    Ara Hýz (Interval Velocity-Vint)Farklý iki derinlikteki (Z1, Z2) tabakalarýn

    zamanlarý da birbirinden farklý ise (t1, t2), bu∆Z aralýðýndaki hýza ara hýz denir. Bu hýz sis-mik yansýmaya neden olan hýz olarak taným-lanýr. Ara hýzlar kuyudan elde edilen sonik vecheckshot kuyu bilgilerine gore tanýmlanýr.

    (3)

    Anlýk Hýz (Instantaneous Velocity)Eðer sismik hýz derinlikle sürekli deðiþiyor-

    sa (3) baðýntýsýyla verilen ara hýzdan sismikdalganýn her an için anlýk hýz hesaplanýr. Eðerz2-z1 derinlik farký çok küçük seçilirse kalýnlýðý∆z olan tabaka elde edilir. t2-t1 zaman farký da∆t gibi küçük zaman olacaktýr.

    dz= z2-z1 (tabakalar arasý derinlik farký)dt= t2-t1 (tabakalar arasýndaki zaman farký)Anlýk hýzý derinliðin zamana göre türevi

    olarakta tanýmlayabiliriz.

    (4)

    Kök Ortalama Kare Hýzý (Root-Mean-Square Velocity, Vrms)

    Yeraltýnýn birden fazla tabakalý olmasýdurumunda Dix yaklaþýmý ile elde edilerekhesaplanan hýza “Kök Ortalama Kare Hýz”(Root Mean Square Velocity, Vrms) denir.Bütün yansýtýcýlarýn yatay ve hýzýn düþeydoðrultuda deðiþtiði yerlerde, yýðma hýzý yak-laþýk olarak “RMS” hýzýdýr. Sismik kalitenin iyiolduðu ve tektonik olaylarýn yoðun olmadýðýyerlerde RMS hýzlarý gerçek hýzlara yakýnhýzlardýr. RMS hýzý bir tabakanýn derinliðinihesaplamada kullanýlan hýzdýr. Günümüzdesismik yansýma yöntemi uygulamalarýndakaynak-alýcý uzaklýðý 6-8 km arasýndadeðiþmektedir. Gidiþ-geliþ zamanlarý bundan

    dolayý Dix yönteminde daha doðru olarakgözlenmektedir. Gren'in uyguladýðý 1938 yön-temi ancak tek tabaka için doðrudur.

    Yeraltýnda yer alan tabakalarýn yatayolmasý halinde n'inci tabakaya kadar olanhýza Vrms hýzý denir.

    (5)

    Vrms hýzýný yeraltýndaki bir tabakanýn derinliði-ni hesaplamada kullandýðýmýz bir hýz olarakda görebiliriz ve derinlik dönüþümlerindeyaygýn olarak kullanýlýr.

    Dix's (1955), ara yýlýnda, ara hýzlardanRMS hýzlarýný, RMS hýzlarýndan da ara hýzlarýbulmak için geliþtirilmiþ bir baðýntýdýr veaþaðýdaki gibi verilir.

    (6)

    Dix's eþitliði ile elde edilen ara hýzlarýnsaðlýklý kullanýlabilmesi için yeraltýndakitabakalarýn paralel ve hýz analizi zamandeðerlerinin 200 msn'den daha sýk yapýl-mamýþ olmasý gerekir. Bunlarýn dýþýnda yer-altýndaki çeþitli ýþýn yollarýný bozucu etkiler(faylar, yersel mercekler, yakýn yüzeydekiyanal ve düþey hýz deðiþiklikleri) Vrmshesaplamalarý etkileyeceðinden Dix's eþitliðiile hesaplanan ara hýzlardan elde edilenderinlik doðru olmayacaktýr. Bütün bu olum-suzluklara raðmen, kuyu hýz bilgilerininolmadýðý veya çok az olduðu hallerde, hatapaylarý dikkate alarak Dix'in eþitliðini kullan-mak tercih edilebilir.

    Sismik Hýzlarýn ÖnemiTabakalý arz içinde elastik dalgalarýn hangi

    hýzlarla yayýldýðýnýn bilinmesi, sismik veriiþlem analizinde önemli yer tutmaktadýr.Ayrýca, geliþen veri iþlem metotlarýnýn uygu-lanmasý neticesi ile sismik hýzlarýn daha has-

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists16

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    tnVRMS, n

    tn-1

    VRMS, n-1

    n-1

    nVint

    Vara =V2rms, n tn - V

    2rms, n-1 tn-1

    tn - tn-1

    1/2

    Vort =Z1+Z2+Z3+.....+Zn

    t1+t2+t3+.....+tn

    Vmt =Z2-Z1t2-t1

    V2rms =V21∆t1+V22∆t2+.....+V2n∆tn

    ∆t1+∆t2+.....+∆tn

    dm =dz

    dt

  • sas bulunabilmesi, sismik yorumcunun doðruyorum yapmasýna olanak saðlamaktadýr. Veriiþlem uygulamalarýnda doðru seçilen yýðma(stack) hýzlarýnýn sismik yoruma katkýsý,

    - S/G oraný yüksek, iyi birleþtirilmiþ sismikizler,

    - Stratigrafik- litolojik çalýþmalar için da-hahassas olarak tanýmlanmýþ ara hýzlar,

    - Derinlik dönüþümünde kullanýlabilir hýz-lar þeklinde görülmektedir. Bulunan ara hýzbilgileri ve eðer varsa yakýndaki bir kuyudanalýnan jeolojik bilgilerle korale edilerek deðer-lendirilmesi aþaðýdaki jeolojik parametrelerhakkýnda faydalý bilgiler verir.

    - Stratigrafik deðiþimlerin belirlenmesi,- Litolojik birim ayýrýmlarýnýn yapýlabil-

    mesi,- Resif içinin tanýmýnýn yapýlmasý,- Kum-þeyl oraný belirlenmesi,- Yüksek basýnçlý þeyl kütlelerinin belirlen-

    mesi,- Porozite ve yoðunluklarýnýn tahmini,- Akýþkan niteliðinin belirlenmesi.Schneider (1971)'e göre, ara hýz hesapla-

    malarýnda hata miktarlarýnýn, litolojik tahmin-lerde %10, stratigrafik tahminlerde ise %3civarýnda olmasý gerektiðini ortaya koymuþ-tur. Sismik yorumcularýn, derinlik hesaplarýn-da civarda bulunan kuyulara ait her türlü hýzbilgisini (VSP, checkshot veya sonik,) dikkatealarak derinlik hesaplarý yapmalarýnda faydavardýr. Arama ve rezervuar için sadece sismikverinin kaliteli olmasý yeterli deðildir. Doðrubir kuyu korelâsyonu ile derinlik dönüþümü iyibir yorum için zorunludur.

    NÝÇÝN DERÝNLÝK?Geçmiþ yýllarda sismik yorum sonucunda

    elde edilen zaman haritasýndan tanýmlananprospekt üzerinde, sadece önerilen kuyununformasyon giriþleri ve son derinliði he-saplanýrdý. Fakat 1980'li yýllara kadar zamanharitalarýndan önerilen kuyularýn daha sonraderinlik haritalarýndan önerilmesi zorunluolmuþtur. Bu zorunluluðun nedenlerini:

    - Petrol-gaz üretimi yapýlacak prospektalanýnýn belirlenmesi,

    - Açýlacak kuyularýn, açýlmýþ eski kuyularlaolan derinlik iliþkisinin saptanmasý,

    - Derinlik haritasýndan prospektin olasýpetrol/su dokunaðýnýn saptanmasý veçevrede yer alan üretim sahalarýna ait

    petrol/su dokunaklarý ile karþýlaþtýrýlmasý,- Prospektin ekonomik analizinin olasý

    derinlik haritasýndan elde edilen veriler temelalýnarak yapýlmasý,

    - Basen analizinde kullanýlmasý þeklindesöylenebilir.

    Genelde sismik yorumlar zaman ortamýn-da daha hýzlý bir þekilde yapýlýr. Stratigrafikyorumun zaman ortamýnda yapýlmasý gerekir.Çünkü zaman ortamýnda yapýlar deðiþmesinekarþýn stratigrafik özelliðini korur veya diðerbir tanýmla deðiþen yapýsý ile ayný kalýr.

    Yapýsal yorumda zaman ortamý çok risk-lidir. Bunun baþlýca nedeni de yüksek hýzlýtabakalarýn zaman kesitlerinde anomalileroluþturarak hatalý yorumlara neden olmasýdýr.Derinlik dönüþümü, zaman ortamýnda oluþanyapýsal belirsizlikleri ortadan kaldýrýr. Eðerzaman ortamýnda yorum yapýyorsak bu risk-leri yorumcu olarak kabul etmiþ oluruz. Hýzanomalisi olduðunda basit bir jeolojik modelzaman ortamýnda karmaþýk hale gelebilir.

    Derinlik dönüþümü sadece hýz anomalileri-ni ortadan kaldýrmak amacýyla yapýlmaz.Bunun dýþýnda yapýnýn büyüklüðünün he-saplanmasýnda, rezervuar çalýþmalarýnda,ekonomik hesaplamalarda, jeoloji vemühendislik rezervuar modelleme çalýþmalarýile petrol-su kontaðýnýn tanýmlanmasýndaderinlik haritalarýndan yararlanýlýr. Sismikzaman ortamýndan derinliðe geçiþte derinlikdönüþümü için hýz modellemesi gereklidir.Derinlik dönüþümünde yetersiz hýz bilgisivarsa sahte (pseudo) kuyu hýz bilgileri ileçalýþma alanýnýn da oluþturabilir. Hýz mo-dellemesi için eðim fonksiyonlarý kullanýlarakdoðru V(z) eðrileri elde edilebilir. Bu çalýþ-malarda bölgesel jeolojik eðilimlerin hýza olanetkisini de göz önüne alarak daha doðru hýzseçilebilir. Sahte kuyularýn diðer bir faydasýdahýz konturlarýnýn daha doðru yayýlýmýnýsaðlar.

    Derinlik Hesaplamalarýnda Kabuller veHatalar

    Derinlik haritalarý hidrokarbon aramalarýn-da önemli bir sonuçtur. Derinlik haritalarýnýndoðruluðunun baðlý olduðu iki önemli faktörvardýr. Bunlarý doðru sismik yorum ve doðruhýz seçimi olarak tanýmlayabiliriz. Derinlikharitalarýnýn doðru olmasý için öncelikle sis-mik kesitte takip edilen seviyenin doðru

    17Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Sefunç ve Vur

  • yorumlanmýþ olmasý gerekir. Sismik seviyenindoðru yorumlanmasý sismik kalite ile doðruorantýlýdýr.

    Ýkinci olarak da çalýþma alanýnda yeterli vedoðru hýz bilgisine (VSP, checkshot veyasonik log) sahip olmamýz gerekir. Geçmiþtegeleneksel yöntemlerle (Dix dönüþümü vebozuþuma uðramýþ sismik izler ile) eldeedilen hýzlarla baþarýlý derinlik dönüþümlerielde edilememiþtir. Derinlik dönüþümündeyorumcunun hangi hýz modelinin ve derinlikimaj tekniðinin kullanýldýðýný bilmesi gerekir.Çünkü yorum bu bilgiler dikkate alýnarakyapýlmalýdýr. Son yýllarda sismik iz mo-dellemesinde (ray tracing modelling) mey-dana gelen geliþmeler nedeniyle doðru hýzseçimi mümkün olabilmektedir. Bu hýzlarýPSTM (yýðma öncesi zaman göç iþlemi)verisi ile derinlik dönüþümüne veya ön yýðmaderinlik migrasyonunda PSDM (yýðma öncesiderinlik göç iþlemi) kullanýlmaktadýr. Bilhassadeniz verilerinin derinlik dönüþümünde kul-lanýlan yýðma hýzlarý ile gerçek hýzlara yakýnhýzlar elde edilmektedir (Furniss, 2000).

    Gidiþ-geliþ zaman haritalarýndan derinlikharitalarýna geçerken bazý kabuller yapýlmasýzorunludur. Eðer çalýþma sahasý içinde yeter-li kuyu hýz bilgisi yoksa kullanýlan hýz verisisismik kesitlerde kullanýlan yýðma hýzlarýdýr.Daha önce açýlmýþ olan kuyunun sonik veyacheckshot hýz bilgisi kuyu üzerinden geçenayný noktadaki migrasyon öncesi yýðmahýzlarý ile karþýlaþtýrarak bir hýz iliþki sapta-nabilir. Bu hýz bilgisi de derinlik dönüþümündedoðru hýza yaklaþýlmasýný saðlar. Hýz yanlýþtanýmlandýðýnda zaman ortamýndan derinlikortamýna geçerken yapýsal çözümlemelerdehatalarýn oluþmasýna neden olur. Düþeyderinlik hesaplamalarýnda oluþacak sorunlaryanal hýz deðiþiminden dolayý oluþacaksorunlardan daha azdýr. Hýz yanal olarak çokdeðiþken olduðundan dolayý petrol ara-malarýnda sismik hat boyunca birçok doðrul-tuda hýz hesaplanýr. Üç boyutlu sismik meto-

    dun yaygýnlaþmasý ile hýz hesaplamalarýdaha gerçeðe yakýn tanýmlanabilmektedir.Tablo 1’deki örnek incelenirse herhangi birseviyenin 2000 msn deki gidiþ-geliþ zamanýn-daki yapacaðýmýz %1'lik bir hata 20 msn'dir.Ancak, bu hata yorumcular tarafýndan pekyapýlmaz. Yapýlsa bile hemen farkedilir vedüzeltilme olanaðý vardýr. Ancak, ayný %1'likhatayý 3000 m/sn'lik ortalama hýzda yaparsakbu miktar 30 m/sn' ye karþýlýk gelmektedir. Bumiktardaki bir hatanýn hýz seçiminde farkedilmemesi normaldir. Ancak, bu miktardakihýzýn derinlik hesaplamasýndaki etkisinin nekadar önemli olduðunu Tablo 1'deki örnektegörülmektedir. Bundan dolayý hýz seçimindedikkatli olunmalýdýr.

    Derinlik hesaplamalarýnda kullanýlan ikincibir hýz daha vardýr. Bu hýzda kök kare ortala-ma hýzdýr (Vroot mean square, Vrms). Burada hýzýnderinlikle deðiþimi yatay tabakalarýn hýzlarý ilegösterilir ve bu hýzlar sabit kabul edilir. Yeriçindeki gerçek tabakalarýn hýz fonksiyonununbuna uyduðu var sayýlýr. Bu durumda sismikýþýnlar ara yüzeylerde kýrýlmaktadýrlar. Dix(1955) tabakalý ortamýn yol-zaman baðýntýsý-na olan etkisini ortalama hýz (Vort) yerine Vrmsile karþýlanabileceðini ispatlamýþtýr. Ancakyanal hýz deðiþimlerinin etkin olduðu ortam-larda Dix hýzlarý, sismik hýzlara eþitolmadýðýný dikkate almalýyýz (Cameron,2006).

    Hýzýn derinlikle deðiþimi çeþitli yaklaþým-larla hesaplanýr. Uygulamada ara yüzeyekadar ortalama hýz saptamaktadýr. Bu gerçek-te ilk akla gelen ve en kolay olan yöntemdir.Bunun için yeryüzü ile yansýtýcý ara yüzeyarasýndaki bütün tabakalarýn hýzlarýnýn birortalama sabit Vort hýzýyla karþýlanabileceðivar sayýlýr. Vort hýzý derinliðin veya zamanýnbir fonksiyonudur. Zaman kesitinden gerçekjeolojik yapýya geçerken her ara yüzeyekadar ortalama hýz hesaplanýr. Bu uygulama-da genelde yaygýn olarak kullanýlan bir yön-

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists18

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Tablo 1. Gidiþ-geliþ zamanýnýn derinlik hesaplamasýna etkisi.

    Gidiþ-GeliþZamaný (msn)

    Ortalama Hýz(m/s)

    Derinlik (m)Derinlik Hatasý

    (m)

    Orjinal Model 2000 3000 3000 0

    %1 Gidiþ-Geliþ Zamaný Hatasý 1980 3000 2970 -30

    %1 Ortalama Hýz Hatasý 2000 2970 2970 -30

  • temdir.Derinlik dönüþümünde olasý hatalar þu

    þekilde sýralanabilir. Bilindiði gibi derinlikhesaplanmasýndaki kullandýðýmýz temel for-mül;

    DERÝNLÝK= (Ortalama Hýz) x (Gidiþ-GeliþZamaný/2) dir.

    Eðer derinlik hesaplamasýnda yýðmahýzlar kullanýlýyorsa yapýlacak olasý hatalarþunlardýr:

    Yýðma Hýzýnýn SeçimiYýðma hýzlarýnýn seçiminde veri-iþlem

    sýrasýnda oluþacak hatalarýn baþlýca neden-lerinden en önemlileri gürültü ve tekrarlý yan-sýmalardýr. Gürültülü sismik veriden (S/Goraný düþük) saðlýklý doðru hýz seçimi yapýl-masý zordur. Ayný zorluk tekrarlý yansýmalarýnkayýt edildiði sismik veride de söz konusudur.Bu tür hýz hatalarýnýn oraný sahalara göredeðiþmekle birlikte S/G oraný yüksek olmasý-na raðmen yýðma hýz seçiminde hata oluþa-bilir.

    Yýðma Hýzý= RMS Hýzý = Ortalama HýzKabulünün Etkileri

    Yýðma hýzý, RMS hýzý ve ortalama hýzýnbirbirine eþit olduðunun kabul edilmesihalinde derinlik hesaplamalarýnda bazý hata-lara neden olabilir. Yýðma hýzýndan RMS arahýzýna geçiþ (6) no’lu denklemde verilen “Dix”formülü ile olur.

    Bazý durumlarda RMS hýzýnýn yýðma hýzý-na eþit kabul edilmesi Dix formülüne uymaya-bilir. Örneðin çalýþma alaný içinde bulunan birkuyunun sonik logundan hesaplanan ara hýz,RMS ara hýzý ile yýðma ara hýzlarýndan farklýolabilir. Bu durum derinlik dönüþümündehatalara neden olur.

    Vint Yýðma Hýzý>Vint RMS hýzý>Vint KuyuHýzý Kabulü

    Kuyu, yýðma ve RMS hýzlarýný birbiriylekarþýlaþtýrarak anizotropi nedeniyle oluþacakhata miktarý ortaya çýkabilir. Bu tür hesapla-malar jeolojiye ve derinlik dikkate alýnarakveri iþlem merkezlerinde hesaplanýr.

    Uzak Açýlýmýn Sinyale Olan OlumsuzEtkisi

    Yýðma hýzýnýn veri-iþlemdeki seçimindeOrtak Yansýma Noktasýndan (OYN) yansýmahýzlarýnýn takip ettiði yollarda saçýlmasý hata-

    lara neden olabilir. Yeraltýnda eðimlitabakalardan yansýyan sinyalin yansýdýðýortamýn gerçek hýzýndan daha yüksek birhýzla yýðma olmasý derinlik hesaplamasýndayüksek hatalara neden olabilir. Hatanýn mik-tarý derinliðe, eðime baðlý olarak deðiþebilir.Bilhassa Güney Doðu Anadolu'daki bindirmekuþaklarýnda bu tür durumlarla karþýlaþýlabilir.

    AnizotropiYöne baðlý deðiþen anizotropinin neden

    olduðu hýz farklýlýklarýnýn sinyal yoluna olanetkisi sonucunda yýðma hýzýnýn seçimindehatalar oluþabilir.

    Sonik Log ve Kuyu Kontrol Atýþý(Checkshot) Hýzlarýnýn Etkisi

    Kuyu kontrol atýþlarý yöntemi kullanýlarakelde edilen hýz deðerleri sonik log hýz deðer-lerinden farklý çýkmaktadýr. Bu fark gerçekveriler üzerindeki uygulamalar sonucundaortalama %8-9 civarýnda sonik hýzlarýnýn kuyukontrol atýþlarý yöntemi hýzlarýndan yüksekolduðu saptanmýþtýr. Bu farklýlýðýn önemli birbölümü yöntemlerdeki frekans farklýlýðýndankaynaklanmaktadýr. Ayrýca, sonuçlara kuyuduvarýndaki bozukluklar sebebiyle oluþanyanlýþ sonik okumalarýnýn sebep olabileceðidüþünülmektedir.

    Bu sebeple daha kaliteli zaman-derinlikdönüþümleri için; checkshot yöntemi kul-lanýlarak hesaplanan hýz deðerleri ile soniklog yönteminden elde edilen hýz deðerlerikarþýlaþtýrýlmalýdýr. Sonik log yöntemininkaçýrdýðý veya yanlýþ hesapladýðý zonlar belir-lenmeli ve sismik yansýma yöntemi ile yakýnfrekanslarda çalýþan checkshot yöntemindenelde edilen hýz deðerleri ile kalibre edilmelidir.

    ZAMAN HARÝTALARINDAN DERÝNLÝKHARÝTALARINA DÖNÜÞÜM

    Gidiþ-geliþ zaman haritalarýndan derinlikharitalarýna dönüþüm için deðiþik yöntemleruygulanýr. Yaygýn olarak kullanýlan yöntemlerþunlardýr:

    Sabit Hýz ile Derinlik DönüþümüGidiþ-geliþ zaman haritalarýndan derinlik

    haritalarýna geçerken seçeceðimiz hýz çokönemlidir. Genelde yorumcu fazla riskegirmeden sabit hýz kullanarak derinliðe geçe-bilir. Bunun baþlýca nedeni çalýþtýðý sahada

    19Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Sefunç ve Vur

  • yeterli kuyu hýz bilgisinin olmamasýdýr. Amaçderinliðe geçerken zaman haritalarýndan fark-lý olarak hýzýn zaman haritasýna yaptýðý etkiyigörmektir. Yani derinlik dönüþümünün gerçekjeolojiyi yansýtmasý beklenir. Sonuç olarakderinlik dönüþümünde kullandýðýmýz sabithýzlý dönüþüm bizi çok yanlýþ yorumlaragötürebilir. Bu açýdan sabit hýzla derinliðedönüþtürülmüþ derinlik haritasýnýn yeraltýjeolojisini yansýtmada yetersiz olduðunusöyleyebiliriz. Çünkü derinlik haritamýzýnzaman haritasýndan tek farký zamandeðerinin sabit bir deðerle çarpýlmasý sonucuelde edilen derinliktir. Kontur eðrilerinde hiçbirdeðiþiklik olmayacaktýr. Hýz gerçek jeolojidedeðiþkendir. Genelde bilgisayarlarýn yaygýnolmadýðý dönemlerde kullanýlan bu yöntemleyüksek oranda kuru kuyu delinmiþtir (Fink,1999).

    Deðiþken Hýz ile Derinlik DönüþümüEðer zaman haritalarýndan derinlik hari-

    tasýna dönüþüm yapýlacaksa mutlakadeðiþken hýz kullanmalýyýz. Tabi ki bu durum-da hangi hýzlarla yapýlacaðý sorusuylakarþýlaþýrýz. Bu durumda üç hýz seçeneðimizvardýr:

    - VSP, Checkshot veya Sonik hýzlarý,- 2B'lu veya 3B'lu ön yýðma zaman

    migrasyon (PSTM ) hýzlarý,- Kuyu ve yýðma hýzlarýnýn beraber kul-

    lanýmý.Yukarýdaki hýz seçeneklerinden fay-

    dalanýlarak derinlik çevrimi yapýlýr. Eldeettiðimiz derinlik haritasý, yeraltýna bakýþaçýsýnda büyük deðiþikliklere neden olabilir.Zaman haritamýzdaki küçük atýmlý faylarderinlik haritalarýnda artabilir. Bunun tam ter-side olabilir. Bu durumda tanýmlananprospektin yapýsal konumunda çarpýcýdeðiþiklikler olabilir. Yapý büyüyebilir de,küçülebilir de. Bu durum hýzýn yanal anlam-daki deðiþim miktarýna baðlýdýr. Eðer yanalhýz deðiþimi fazla ise derinlik haritasý zamanharitasýndan çok farklýda çýkabilir. Bunun tersibir durumda ise yani yanal hýz deðiþimi az isederinlik haritasý ile zaman haritasý arasýndaaz farklýlýklara neden olabilir. Þekil 3 ve 4'dekizaman haritalarýnýn farklý ortalama hýzlaragöre yapýlan derinlik dönüþümlerinde derinlikharitasýnda meydana gelen deðiþimlerigörmekteyiz.

    Derinlik haritalarýna dönüþümde fay-larýmýzýn atýmlarý deðiþime uðrayabilir. Faydüþey atýmlarý azalabilir veya artabilir. Bununtitizlikle incelenmesi gerekir. Örneðin eli-mizdeki 3B'lu sismik verinin zaman ve derin-lik dönüþüm küpü mevcut olsun. Bu durumdaher ikisini de deðerlendirip zaman ve derinlikharitalarý arasýnda karþýlaþtýrma yapmakyoruma katký saðlar.

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists20

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Þekil 3. Zaman haritasýndan derinlik haritasýna geçiþte ortalama hýzýn trend etkisi.Figure 3. The trend effect of average velocity in the case of transition from the time map to

    depth map.

  • Yýðma kesitlerinden yapýlan yapýsal harita-larla migrasyonlu kesitlerle yapýlan haritalararasýnda alansal farklýlýk vardýr. Sismikyorumlarýmýzý migrasyonlu kesitler üzerindenyapmalýyýz. Migrasyonlu haritalar yapýsal har-italardan daha küçük olacaktýr (Þekil 5).

    DERÝNLÝK DÖNÜÞÜMLERÝNDE HIZKORELÂSYONLARI

    Derinlik dönüþünde en önemli faktörhýzlarýn doðru saptanmasýdýr. Bunun içindeçalýþma alanýnda yeterli hýz bilgisinin olmasýgerekir. Genelde üretim sahalarý dýþýndayeterli hýz bilgisi bulmak olanaksýzdýr. Bundandolayý yer alan kuyularýn hýz bilgisi jeoloji ileberaber yorumlanarak olasý hýz eðilimleri vesahte kuyular (pseuoda kuyular) oluþturulur.Bunu iki örnekle açýklayalým. Birinci örnek dekuyular arasýndaki uzaklýlarýn fazla olmasýhalinde çevrede yer alan kuyularýn hýzlarýnýdikkate alarak sahte kuyu noktalarýn da olasýhýzlar belirleyebiliriz. Hýz haritalarýnda hýz ve-rilerinin eþit aralýklý daðýlýmý idealdir (Þekil 6).Bunu saðlamak için sahte kuyu noktalarýndatanýmladýðýmýz bu tür hýzlarla elde edilen hýzharitalarý ile hýz daðýlýmýný dengelemeyeçalýþýrýz (Þekil 7).

    Þekil 8’de ise güneydoðu Anadolu da sýkolarak karþýlaþtýðýmýz eðilimlere benzeyen birörnek üzerinde eðilim-jeoloji ve hýz iliþkisiniinceleyelim.

    - B1 ve C1 kuyularý birbirinden farklý ikitektonik trend içinde yer almaktadýr. B1kuyusu sakin ortamda yani platformda yeralmasýna karþýn C1 kuyusu bindirmekuþaðýnda yani sýkýþma zonun da yer aldýðýn-dan ortalama hýz daha yüksektir.

    - A1 ve B1 kuyularý arasýnda ise doðrultuatýmlý bir fay vardýr. A1 kuyusu düþük bloktayer almaktadýr. Böyle durumlarda A1kuyusunda formasyon kalýnlýklarýnýn fazlaolmasýndan dolayý ortalama hýz yüksektir.

    21Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Sefunç ve Vur

    Þekil 4. Zaman haritasýndan derinlik haritasýna geçiþte ortalama hýzýn trend etkisi.Figure 4. The trend effect of average velocity in the case of transition from the time map to

    depth map.

    Þekil 5. Migrasyonsuz ve migrasyonlukesitlerden oluþan zaman harita-larýndaki farklýlýklar.

    Figure 5. The differences between migratedand unmigrated sections in time-scale maps.

  • - C1, D2 ve D3 kuyularý ayný bindirmekuþaðýnda yer aldýðýndan ortalama hýzlarý bir-birine yakýndýr.

    - E1 ile C1, D1 ve D2 eðilimleri arasýndahýzlarý etkileyen en önemli faktör alloktonolarak tanýmladýðýmýz jeolojik karmaþýklarýnortalama hýzýn artmasýna neden olmasýdýr.

    DERÝNLÝK MIGRASYONU (DEPTH MIGRA-TION) VE ÖN YIÐMA DERÝNLÝKMÝGRASYONU (PRE-STACK DEPTHMIGRATION)

    Derinlik dönüþümünde göç iþlemi önemlibir yer tutar. Bundan dolayý kýsaca göç iþle-mine deðinmekte bir büyük fayda vardýr.Göçün tanýmýný sismik bilgilerin, yansýma vesaçýlmalarýnýn (diffraction) doðru yerlerineyerleþtirilmelerini içeren bir ters iþlemdir.Buna gerek duyulmasýnýn nedeni deðiþkenhýzlarýn ve eðimli yüzeylerin bulunmasý olay-larýn yüzeyde kayýt edildikleri yerlerin yeraltýndaki yerlerinden farklý olmasýdýr.

    Sismik veri iþlemde yer basit olarak yataytabakalardan oluþtuðu varsayýlýr. Yeraltýndangelen yansýma ortak noktasýnýn atýþ ve alýcýarasýnda düþünülür. Bunun yanýnda yeraltýn-daki tabakalarýn ara hýzlarýnýn da yatay olarakfazla deðiþmediðini kabul ederiz. Sismikzaman migrasyon ile yansýyan noktalarýgerçek yerine taþýmayý amaçlarýz.

    Zaman ortamýnda (dömeninde) göç iþlemiile izleri geometrik olarak doðru yere taþýdýk-tan sonra birleþtirme (stack) iþlemi ile sismikkesit oluþturulur. Bu migrasyona ön yýðmazaman migrasyonu (PSTM) denir. Bu iþleminen belirgin özelliði öncelikle yansýyan izleridoðru yerine taþýdýktan ve yýðma (stack) yap-týktan sonra migrasyon iþlemi uygulanmasý ile

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists22

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Þekil 6. Zaman haritasýndan derinlik haritasý-na geçiþte hýz verisi etkisi.

    Figure 6. The effect of velocity data in thecase of transition from the timemap to depth map.

    Þekil 7. Derinlik dönüþümlerinde kuyular arasý olasý ortalama hýz tahminleri. Figure 7. The average velocity estimations in depth conversion between the potential wells.

  • sinyal/gürültü kalitesini artýran bir uygula-madýr, ayrýca yanal hýz deðiþimlerinin olduðuyerlerde yýðýþým öncesi göç iþlemi sismikkesit kalitesini artýrmaktadýr. PSTM'dan sonramevcut kuyu verilerinin derinliklerinden ve hýzmodellemelerinden elde edilen hýzlar kul-lanýlarak PSDM derinlik dönüþümü yapýlýr.

    PSDM son yýllarda yaygýn olarak kul-lanýlan bir uygulamadýr. Öncelikle sismikkesitin kalitesini olumlu yönde etkilemesi sis-mik yoruma büyük katký saðlamýþtýr. Bilhassatuz domlarýnýn tanýmlanmasýnda PSTM vePSDM büyük katký saðlamýþtýr.

    TEKTONÝK VE JEOLOJÝNÝN HIZLARAETKÝSÝJeolojinin Neden Olduðu SismikYansýmaya Bozucu Etkisi

    Jeoloji, bazen sismik verileri etkiliyerekbazý gerçek dýþý etkilere neden olabilir. Budurum sismik yorumu olumsuz etkilediði gibibu anomalilerin jeolojik yapýnýn niteliðinitanýmlamada yoruma katký yaptýðý da birgerçektir. Bu etkilerden baþlýcasý hýz deðiþim-lerinin neden olduðu anomalilerdir.

    Hýz etkisinin sismik kesitte yaptýðý bozucuetkiler yatay ve düþey yönde görülebilir.Sismik kesitte bozulmanýn nedenlerini;

    - Yanal ve düþey fasiyes deðiþimleri,- Karmaþýklar,- Bindirme kuþaklarýnda meydana gelen

    sýkýþma,- Rezervuarlardaki gaz varlýðý olarak

    sýralayabiliriz.

    Diyapirik Kapanlarý ile ilgili HýzAnomalileri

    Üzerine gelen çökellerden daha az yoðun-luða sahip çökellerin, yoðunluk farkýnedeniyle yukarýya doðru yükselmesiyleoluþan kapanlardýr (Þekil 9). Evaporit, tuz vekiller bu tür kapanlarý oluþtururlar. Tuzunyoðunluðu 2.03 g/cm3'tür. Yeni çökelmiþ kil vekumlarýn yoðunluðu ise tuzdan daha azdýr.Ancak, bunlar gömülme ile daha fazla yoðun-luk kazanýrlar. Yaklaþýk olarak 800-1200metreden daha fazla gömülmeleri durumundatuzlar diyapirik harekete baþlar, bazý durum-larda yeryüzüne ulaþýp büyük erime çukurlarýoluþtururlar (Tüysüz,1998).

    Tuzun gravitesi düþük olmasýna raðmenhýzý yaklaþýk 4500-4600 m/sn arasýndadeðiþir. Ses dalgalarý tuz içerisinde, civarýn-daki kayaçlara oranla yüksek olduðundandaha hýzlý hareket ederler. Bundan dolayý tuzkütlesinin altýndaki tabakalardan yansýyansinyaller, alýcýlara daha çabuk ulaþacaðýndan

    Sefunç ve Vur

    23Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Þekil 8. Farklý tektonik trendlerdeki kuyu hýzlarý arasýndaki iliþki. Figure 8. The relation between the different tectonic wells’ velocities.

  • sismik kesitlerde hýz çekmesine (velocity pull-up) neden olur (Þekil 10). Veri iþlem merkez-lerinde uygulanan derinlik dönüþümü ile buetki giderilir. Hýz çekmesi tuzlarýn tanýmýndayardýmcý bir unsur olarak nitelenebilir (Us,2005).

    Resifler ve Hýz Anomalileri Resifler ilk oluþma ortamlarý ve kayaç

    özellikleri olarak üzerini örten diðer kayaçgruplarýndan farklý özellikler gösterirler.Resifler oluþum mekanizmasý olarak bulun-duklarý yerde geliþme gösterirler ve taþlaþma

    özellikleri farklýdýr. Baslangýç poroziteleri%60-80 arasýnda deðiþir. Resif oluþumununhemen ardýndan üzerleri geçirimsiz birçamurla örtülmelidir. Aksi halde çimentolan-ma poroziteyi yok eder (Tüysüz, 1989).Resifler dünyada önemli hazne ve kaynakkayalarý oluþtururlar. Resiflerde varlýklarýnedeniyle ani fasiyes ve hýz deðiþikliðigörülür. Resifler, çevrelerinde yer alankayaçlara göre yüksek veya düþük hýzlý ola-bilirler.

    Resifi oluþturan kayaçlar, çevresinde þeyloraný yüksek kayaçlar olursa yüksek hýzlý,

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists24

    Þekil 9. Diyapirik kývrýmlarda hidrokarbon kapanlarý (A- Dom kapaný, B ve C- Fay kapaný, Dve F- Kama kapaný, E- Antiklinal kapaný).

    Figure 9. Hydrocarbon traps in the diapiric fold (A- Dome Trap, B&C- Fault traps, D&F-Pinchout, E- Anticlinal traps.

    Þekil 10. Hýz farklýlýklarýnýn zaman kesitlerinde oluþturduklarý hýz anomalileri.Figure 10. The velocity anomalies in time cross-sections due to velocity differences.

  • kireçtaþý veya dolomit olursa düþük hýzlýolarak tanýmlanýr. Her iki durumda sismikkesitlerde hýz anomalisine neden olur. Resif,çevresindeki kayaçlara oranla daha yüksekhýza sahipse hýz çekmesi (pull-up), resifinçevresinde resife göre daha düþük hýzlý sedi-manlar varsa hýz düþmesi( pull-down veyavelocity sag) olacaktýr. Bu durum sismikyorum açýsýndan bir sorun gibi görülse deresifin tanýmlanmasýnda yorumcuya yardýmcýolur (Þekil 11). Hýz düþmesi ayný zamandaalansal yüksek poroziteyi gösterir.

    Doðrultu Atýmlý Faylarýn Neden OlduðuDeðiþken Ortalama Hýzlar

    Doðrultu atýmlý faylarýn her iki yanýndadeðiþken formasyon kalýnlýklarýna ve litoloji-lerine baðlý olarak formasyon ara hýzlarýnýndameydana gelen farklýlýklar fayýn her iki yanýn-da farklý ortalama hýzlara neden olabilir.Doðrultu atýmlý faylarýn en önemli özelliðidüþey ve yatay yöndeki atým nedeniyle fayýnher iki tarafýnda oluþturduðu farklý formasyonkalýnlýklarýdýr. Bilindiði gibi formasyon kalýnlýk-larýnýn ve litolojilerinin deðiþik olmasý farklýara hýzlara ve dolayýsýyla farklý ortalamahýzlara neden olacaktýr. Þekil 12'deKýzýldeniz'den bir örnekte (Lowell et al., 1975)doðrultu atýmlý bir fayýn her iki tarafýnda sap-tanan hýzlarda farklýlýklar olduðu görülmekte-dir. Çok kýsa bir mesafede meydana gelen buhýz farklýlýklarýnýn gidiþ-geliþ zaman harita-larýndan derinlik haritalarýna dönüþümdehatalara neden olabilir. Bu sorun fayýn her ikitarafýndaki hýz bilgilerinin birbirinden baðým-sýz düþünerek haritalanmasý ile daha doðru

    derinlik haritalarý elde edilebilir. Böylece fayýnher iki tarafýndaki derinliklerini daha doðrutanýmlanmasý ile hidrokarbon aramalarýndaönemli potansiyel sunan burulma fay tektoniðide doðru olarak tanýmlanmýþ olur. Bu türdurumlarla doðrultu atýmlý faylarýn bulunduðuher yerde karþýlaþabiliriz.

    Yanal atýmlý faylarýn her iki yanýnda oluþanfarklý kalýnlýklara sahip formasyonlara ait orta-lama hýzlarý birbiriyle korele ederken dikkatliolmayýz.

    Diðer bir taným fayýn her iki tarafýndan yeralan hýzlarý birbirinin devamýný gibidüþündüðümüzde derinlik hesaplamalarýndahata yapabiliriz. Bunun en önemli nedeni fark-lý ara hýzlara sahip formasyonlarýn kalýnlýk-larýnýn farklý olmasýdýr. Doðrultu atýmlý fay-larýn en önemli özelliði düþey ve yatay yönde-ki atým nedeniyle fayýn her iki tarafýndan oluþ-turduðu farklý ara hýzlar ve ortalama hýzlardýr.Fayýn her iki tarafýndaki hýzlar birbiriyle koreleetmek hata getirir. Eðer fayýn her iki tarafýnda

    Sefunç ve Vur

    25Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Þekil 11. Ýntisar “A” reefinden geçen sismikkesit, Libya (Elag ve dið.,1999).

    Figure 11. Seismic cross-section of theIntisar “A” reef, Libya (Elag etal.,1999).

    Þekil 12. Doðrultu atýmlý fayýn iki tarafýndakilitoloji deðiþiminden kaynaklananyanal hýz deðiþimi (Lowell, 2000).

    Figure 12. Seismic section shows a faultzone suspected of wrenchmotion on the basis of mis-matched seismic reflections andvelocities (Lowell, 2000).

  • büyük hýz farklýlýklarý varsa fayýn her ikitarafýný birbirinden baðýmsýz düþünerek ayrýayrý haritalanmalýdýr.

    Fay Gölgesi (Fault Shadow)Fay gölgesi, hýz farklýlýklarýndan dolayý ýþýn

    yollarýnýn farklý biçimde yol alarak normalfayýn ön bloðunda meydana getirdiklerigerçek olmayan yansýmalar olarak tanýmlanýr.Normal bir fayýn üst bloðundaki yansýmalarýnfayýn hareketinden dolayý genelde faydüzlemine doðru kývrýlýrlar (Þekil 13). Bukývrýlmalar doðal olabildiði gibi tamamen yük-sek hýzlý formasyonlardan (tuz, bindirme-lerde, yüksek hýz deðiþimlerinin olduðu yer-

    lerde, kalýn yüksek hýza sahip formasyonlarýnbulunduðu yerlerde) kaynaklanan görünüryansýma da olabilir.

    Bu durum sismik yorumcuyu yanýltýr. Busorunun çözümü zaman kesitlerinin derinlikkesitlerine dönüþümü ile giderilir.

    Karmaþýk Jeolojilerin Neden OlduðuHýz Sorunu ve Yoruma Etkisi

    Hýzý etkileyen karmaþýk jeolojiyi iki þekildetanýmlarýz. Birincisi yüzeyde yer alan yüksekhýzlý formasyonlar (kireçtaþý, bazalt vb.), ikin-cisini ise alloktonlar olarak tanýmlayabiliriz.Ayrýca, bindirme kuþaklarýndaki ters faylan-malar sismik ýþýn yolunu olumsuz et-kilemesinden dolayý hýz tanýmýnda ciddisorunlar yaþanmaktadýr.

    Þekil 14’de Adýyaman bölgesinden geçengenelleþtirilmiþ jeolojik kesitinde yüzeyde yeralan alloktonlarý görmekteyiz. Alloktonlarýnjeolojik yapýsýndan dolayý içlerinde belirli birtabakalaþma söz konusu deðildir. Kompleksbir yapýya sahiptirler. Bu durum yýðma hýzseçiminde sorun yaratýr. Bu tür formasyonlar-la kaplý alanlarda derinlik dönüþümü sorunluolur. Þekil 15’de ise alloktonlarýn derindeolmasý yine sismik hýz seçimini olumsuz et-kileyen faktörlerin baþýnda gelir.

    Yüksek hýzlý formasyonlarýn gömülüolmasý halinde yapýlar zaman kesitlerindekigerçek görünümlerinden farklý þekildegörünürler. Þekil 16'daki modelde yüksek hýzlýara tabakanýn zaman ortamýnda oluþturduðu

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists26

    Þekil 13. Hýz farklýlýklarýnýn zaman kesit-lerinde oluþturduklarý hýz anom-alileri (Fay gölgesi).

    Figure 13. The velocity anomalies in timecross-sections due to velocitydifferences (Fault shadow).

    Þekil 14. Batý Adýyaman genelleþtirilmiþ ön kesiti, Güneydoðu Türkiye (Perinçek, 1998).Figure 14. Generalized geological cross section of the west of Adýyaman, South East Turkey

    (Perinçek,1998).

  • hýz anomalisi görülmektedir. Birçok tecrübeliyorumcu bile bu tuzaða düþmüþtür. Baþarýlýbir derinlik dönüþümü ile gizlenmiþ yapýlarý vepotansiyel rezervleri ortaya çýkartýlabilir. Busorun Ön Yýðma Derinlik Migrasyonu (PSDM)ile giderilir.

    Sismik hýz genelde derinlikle doðru oran-týlýdýr. Diðer bir tanýmla yüzeyden derinedoðru artar. Bunu Þekil 17’de görmekteyiz.

    Ancak bazý sahalarda hýz terslenmesiyle(velocity inversion) karþýlaþmaktayýz. Hýzýnterslenmesi, hýzýn derinlikle azalmasý olaraktanýmlayabiliriz. Bu durum derinlikdönüþümünde derinliklerinin hatalý hesaplan-masýna neden olur. Bu tür hýzlara genelde

    Güneydoðu Anadolu’daki yüzeyin karmaþýkve alloktonlarla kaplý alanlarýnda rastlamak-tayýz (Þekil 18).

    Yeraltý jeolojisinin karmaþýk olduðuörneðin Güneydoðu’da yer alan Karadut,Koçali formasyonlarýnýn bulunduðu ortamlar-da, ýþýn yolu modellemeleri yaparak yýðmahýzlardan gerçek düþey ortalama hýzlarýnsaptanmasýnda yanýlgýlarýn olduðugörülmüþtür. Hýz yanýlgýlarý zamanlama yanýl-gýlarýnýn sonuçlarýdýrlar. Zamanlama yanýl-gýlarý göç iþleminde ve karmaþýk jeolojikyapýlarda ýþýn yolu bozulmalarýndan kay-naklanmaktadýr. Ayrýca, karmaþýk jeolojikyapýlarýn bulunduðu bölgelerde yýðma hýzýnýnVrms hýzýna yaklaþýk eþit olmadýðýnýn geçerliolduðu kanýtlanmýþtýr. Jeolojik bozukluklardandaha derindeki önemli ara yüzeylerin saptan-masýnda sorunlar vardýr. Saptamalar yanlýþ

    Sefunç ve Vur

    27Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

    Þekil 15. Batý Adýyaman genelleþtirilmiþ ön kesiti, Güneydoðu Türkiye (Perinçek,1988).Figure 15. Generalized geological cross section of the west of Adýyaman, South East Turkey

    (Perinçek,1998).

    Þekil 16. Ara yüksek hýzlý formasyonlarýnzaman ortamýna etkisi.

    Figure 16. The effect of high-velocity forma-tions on the time-scale case.

  • olmakta bazen ara yüzey fark edilemeyecek-tir (Blackbum, 1980). Karmaþýk yapýlarla ilgiliolarak yapýlan model çalýþmalar sonucundadüþük hýz tabakasýndaki deðiþimlerin Vrms hýzsaptamalarýnda yanýlgýlara yol açtýðýgörülmüþtür. Düþük hýz tabakasý yanaldeðiþimleri sismik açýlým boyutlarýnaulaþtýðýnda bu etki alanlarý daha da belirgin-leþir (Miller, 1974),

    Ayrýca, düþük hýz tabakasýndaki deðiþim-lerin Vrms hýzý saptamalarýnda yanýlgýlara yolaçacaðýný gözlenmiþtir. Düþük hýztabakasýnýn yanal deðiþimleri sismik açýlýmboyutlarýna ulaþtýðýnda bu etki daha da belir-ginleþecektir. Vrms hýzýndaki yanýlgýlar arahýzlarý da ayný düzeyde etkilemektedir. Bununiçin yýðmadan önce statik düzeltmelerin yapýl-masý gerekir.

    SONUÇLARUygulamalý sismik çalýþmalarýnda hýzýn ne

    kadar önemli olduðunu gördük. Birden fazlafarklý hýzýn bulunmasý derinlik dönüþümündebizi yanýltabilir. Bunu önlemek için gerçekhýza yakýn hýzlarýn seçilmesinin önemi art-maktadýr. Görüldüðü gibi prospektimizi direkt

    olarak etkileyen baþlýca faktör hýzdýr. Zamandöneminde tanýmladýðýmýz yapýnýn gerçekolup olmadýðý ancak doðru hýz kullanarakkarar verebiliriz. Bundan dolayý saha uygula-malarýndan baþlayarak veri iþleme kadardoðru hýzýn tanýmlanmasý için gerekli olanverinin elde edilmesi gerekmektedir. Son yýl-larda yaygýnlaþan derinlik kesitlerinin yoru-munun mutlaka zaman domenindeki sismikyorumla karþýlaþtýrýlmasý gerekmektedir. Buiki harita arasýndaki farklýlýðýn irdelenmesi bizidoðru hýz seçimine dolayýsýyla geçek derin-liðe götürecektir.

    DEÐÝNÝLEN BELGELER

    Elag, M. O. and Amara. F., 2009, DepositionalFacies and Reservoir Characteristics ofthe Upper Sabil Formation inConcession 103A Field, Sirt Basin,Libya: Zueitina Oil Company, Türkiye 17.Uluslararasý Petrol ve Doðalgaz Kongreve Sergisi. Ankara, Türkiye.

    Sismik Yorumda Hýzlar ve Derinlik Dönüþümü

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists28

    Þekil 17. Yüzeyden derine doðru artan hýztrendi.

    Figure 17. The increasing velocity trend fromthe surface to deep.

    Þekil 18. Yüksek hýzlý formasyonlarýn (kireç-taþý ve bazalt vb.) ortalama hýzaetkisi.

    Figure 18. The effect of high-velocity forma-tions on the average velocity.

  • Etris, Edward L. et al., 2001, True DepthConversion: More Than a Pretty Picture,CSEG, November.

    Fink. L., 1999, Some Fundamentals of DepthConversion, Landmark.

    Furniss, A., 2000, An Integrated Pre-StackDepth Migration workflow using Model-Based velocity estimation and refire-ment: Geohorizons Vol: l, n.1.

    H. Stewart Edgell, 1997, Significance of reeflimestones as oil and gas reservoirs inthe Middle East and North Africa: The10th Edgeworth David symposium,held atthe University of Sydney.

    Maria Cameron, 2006, University of Californiaat Berkeley, Sergey Fomel, University ofTexas at Austin, and James Sethian,University of California at Berkeley,Seismic velocity estimation and time todepth conversion of time-migratedimages, SEG/New Orleans 2006 AnnualMeeting.

    Miller., 1974, Stacking of Reflections fromComplex Structures: Geophysics, V.34,427-440.

    Perinçek. D., 1998, G. D. A. JeolojisiÖlçülmüþ jeolojik Kesitleri: ÇanakkaleOnsekiz Mart Üniversitesi.

    Sheriff, Robert E., 2006, UygulamalýJeofiziðinin Ansiklopedik Sözlüðü:TMMOB, Jeofizik Müh. Odasý Yayýný.No: 7.

    Tüysüz. O, 2008, Petrol Jeolojisi Ders notlarý:I.T.Ü, Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü.

    Us, A. E, 2005, Sismik yöntemler ve yorumla-maya giriþ: TMMOB, Jeofizik Müh.Odasý Yayýný, No: 2.

    Sefunç ve Vur

    29Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

  • Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists30

  • ABSTRACTForaminiferal and palynological data

    recovered from the Kavak Formation of theBurdur area, paints out an Early Miocene(Aquitanian) age, based on the co-occur-rence of stratigraphic markers such asLepidocyclina cf. dilatata, Longapertites retip-iliatus, Plicatopollis plicatus and Plicatollishungaricus. The sediments were deposited ina marginally marine environment under ter-restrial influence, as indicated by the pres-ence of palynomorphs and very raredinocysts. The presence of Longapertitesretipiliatus (Lepidocaryoidae) which is a back-mangrove element, suggests a coastalevrironment. The diversity of the angiospermpalynoflora, which forms the bulk of theassemblage, is thought to indicate a denselowland vegetation cover. All palynologicaland foraminifer data describe that sea leveloscillation occurred during the deposition ofthe Kavak Formation.

    Palaeoclimatic conditions are warmer onthe coastal environment, as evidenced by thepresence of Lepidocaryoidae, than theupland environment where a mean annualtemperature was in between 17.2 and 20.8°C. Mean annual precipidation data indicateover 1000 mm under high rainfall during theAquitanian.

    Keywords: Turkey, Burdur area, EarlyMiocene, Palynomorph, Foraminifer,Palaeoclimate.

    ÖZLepidocyclina cf. dilatata, Longapertites

    retipiliatus, Plicatopollis plicatus ve Plicatollishungaricus gibi stratigrafik belirteç formlaragöre, Burdur alanýnýn KavakFormasyonu'ndan alýnan palinolojik veforaminifer verileri, Erken Miyosen(Akitaniyen) yaþýný belirtir. Tortullar, pali-nomorflar ve çok nadir olarak dinoflagellat-larýn varlýðý ile karasal etki altýnda denizelortamda depolanmýþtýr. Bir mangrove gerisielemaný olan Longapertites retipiliatus(Lepidocaryoidae) varlýðý kýyý ortamý belirtir.Topluluðun büyük bir kýsmýný oluþturanangiosperm palinofloranýn çeþitliliði, yoðun biralçak alan vejetasyon örtüsünü belirttiðinidüþündürür. Tüm palinolojik ve foraminiferveriler, Kavak Formasyonu'nun çökelimisüresince, deniz seviyesinde salýnýmlarýnmeydana geldiðini göstermektedir. Kýyýortamýndaki paleoiklimsel koþullar,Lepidocaryoidae'nin varlýðý ile, daðlýk alanda-ki 17.2 ile 20.8 °C'den daha sýcaktýr. Yýllýkortalama yaðýþ miktarý 1000 mm'nin üzerindeolup Akitaniyen süresince yüksek yaðýþ mik-tarýný tanýmlamaktadýr.

    Anahtar Kelimeler: Türkiye, Burdur alaný,Erken Miyosen, Palinomorf, Foraminifer,Paleoiklim.

    TPJD Bülteni, Cilt 21, Sayý 2, Sayfa 31-53, 2009TAPG Bulletin, Volume 21, No 2, Page 31-53, 2009

    PALYNOMORH AND FORAMINIFER CONTENT OF THE LOWER MIOCENE(AQUITANIAN) KAVAK FORMATION OUTCROPPING IN BURDUR AREA

    BURDUR ALANINDA YÜZLEK VEREN ALT MÝYOSEN (AKÝTANÝYEN) KAVAKFORMASYONU'NUN PALÝNOMORF VE FORAMÝNÝFER ÝÇERÝKLERÝ

    Mehmet Serkan AKKÝRAZ*, Funda AKGÜN** ve Sefer ÖRÇEN***

    * Department of Geological Engineering, Dumlupýnar University, 43270, Kütahya, Turkey** Department of Geological Engineering, Dokuz Eylül University, 35160,Buca, Ýzmir, Turkey*** Department of Geological Engineering, Yüzüncü Yýl University, Zeve Campus, Van,

    Turkey

    31Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists

  • INTRODUCTIONThe lignite-bearing Cenozoic sediments

    outcropping in a wide area can be put into thefollowing order from west to east: the Kale-Tavas, Denizli, Çardak-Tokça, Burdur andÝncesu (Figure 1) and northeast-southwestoriented basins which developed an imbricat-ed basement, consisting of Mesozoic rocks ofLycian Nappes, Bey Daðlarý Autochthon andPalaeocene-Eocene supra-allochthonus(Sözbilir, 2002) sediments (Figure 2).

    The Palaeocene-Eocene supra-allochtho-nous sediments rest unconformably on thedifferent tectonostratigraphic suites, such asthe Lycian Nappes (Poisson, 1976; Özkaya,1991; Þenel, 1991; Collins and Robertson,1997, 1998, 1999), the Menderes Massif(Poisson, 1976; Özkaya, 1991; Özer et al.,2001) and the Bey Daðlarý carbonate platform(Özkaya, 1991; Collins and Robertson,1998).

    On the other hand, tectonic developmentof the Oligo-Miocene sediments which uncon-formably overlie the supra-allochthonoussediment has been interpreted regarded asthe sediments deosited in piggy-back basins(Akgün et al., 2000; Sözbilir, 2002; Gürer andYýlmaz, 2002) or molasse basins (Koçyiðit,1984; Göktaþ et al., 1989; Yaðmurlu, 1994;Akgün and Sözbilir, 2001 ve 2005) (Figure 2).These basins are accepted as sequences ofcontinental and shallow marine sediments oftransition between palaeotectonic and neo-tectonic periods in western Turkey (Koçyiðit,1984). In these basins, sedimentarysequences are described by interdepend-ence between tectonism and sedimentation,the latter of which involves fining-and coars-ening-upward sedimentary cycles. In someplaces, the sequences include reefoidal lime-stones.

    Further northeast on the Burdur area(Figure 2), Oligo-Miocene rocks are repre-sented by Acýgöl Group, consisting of a suc-cession dominated by terrestrial to shallowmarine deposits.

    Field studies on northern part of theBurdur area were carried out around theKavak village (Figure 3). In the area, pre-Eocene basement is represented by ophioliticmelange and olistostrome of the LycianNappes (Poisson, 1976). The uncormably

    overlying Eocene Varsakyayla Formation is ofabout 270 m in thickness (Figure 4), and gen-erally consists of sandstone, mudstone, andlimestone alternation with lignite, deposited inthe beach shallow shelf environment. In thearea, the Acýgöl Group attains its maximumthickness about 1650 m and consists of twoformations namely from bottom to topSaraycýk and Ardýçlý (Figure 4).

    The Oligocene Saraycýk Formationdescribed by Þenel (1997) has about 150 mtotal thickness, and is made up of sandstoneand claystone, deposited in the terrestrialenvironment (Figure 4). The same unit haspreviously named as Küçükköy Formation byYalçýnkaya et al. (1986). The formation later-ally and vertically grades into the ArdýçlýFormation, which is made up of thick poly-genic conglomerates with recristalized lime-stone lenses named as DelikarkasýFormation, deposited in the shallow shelfenvironment under terrestrial influence(Þenel, 1997) (Figure 4). The formation hasbeen described by Yalçýnkaya et al. (1986)and its total thickness is about 1000-1500 m(Figure 4). The Oligocene sedimentsobserved in the Burdur area were not suitablefor palynological and foraminifer examina-tions because of their coarse -grained clasticnature.

    The uncorfomably overlying KavakFormation has about 50 m total thickness,and is generally composed of conglomerate,sandstone, mudstone including lignite andreefoidal limestone, deposited in a beachshallow-shelf environment. The same unitwas previously named as Atabey Formationby Yalçýnkaya et al. (1986). It has deformedfossil fragments, plant debris, lignite partsand reefal limestones, comprising coralcolony, gastropods, bivalves and a rich ben-thic foraminifer assemblage (Figures 5-7). Inthe sequence, synsedimentary structures andsmall scale variations in grain sizes producedby variation of current velocities also occur(Figures 6 and 7). An Aquitanian age is pro-posed on the basis of Lepidocyclina eulepidi-na, L. nephrolepidina, Miogypsinoides sp.,Austrotrillina sp., Halkyardia sp. andCalcarina sp. (Yakçýnkaya et al. 1986).

    So far, palaeontological studies on theOligo-Miocene sediments, observed in the

    Türkiye Petrol Jeologlarý Derneði BülteniThe Bulletin of Turkish Association of Petroleum Geologists32

    Palynomorph and Foraminifer Content of the Lower Miocene.....

  • restricted areas, have mainly been focusedon western Turkey (Thrace, Kale-Tavas, Çar-dak-Tokça, Yataðan, Ören, Ýncesu) (Gökcen,1982; Hakyemez, 1989; Batý, 1996; Akgünand Sözbilir, 2001; Akkiraz and Akgün, 2005;Özcan et al., 2009; Akkiraz et al., in press).Akgün and Sözbilir (2001) determined anAquitanian palynoflora from the Kale-Tavasbasin fill corresponding to Benda's Kurbalýkassemblage. Additionally, Sancay et al.(2006) studied biostratigraphcally Muþ basin(Ebulbahar and Keleþdere sections) using dif-ferent fossils, planktonik foraminifera, nanno-plankton, and palynomorphs, and described arich palnomorphs assemblage from theAquitanian.

    As indicated, Aquitanian palynoflora is lim-ited on Turkey. For this, the study presentsbiostratigraphical and palaeoecologicalresults of the Aquitanian Kavak Formation.The main objective of this study is to first pro-vide palynological and foraminifer evidencesfrom the